YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/926
KARAR NO : 2023/17104
KARAR TARİHİ : 11.04.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
Sanık hakkında verilen hükmün; karar tarihi itibariyle 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
1. Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun ( 5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi, dördüncü fıkrası ile anılan Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 maddesi ile 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca, 11.400,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2. Tebliğname’de hükmün basit yargılama nedeniyle bozulması talep edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafilerinin temyiz isteklerinin, tarafların siyasi kimliklerinin bulunması nedeniyle, söylenen sözlerin siyasi eleştiri kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine, şartları oluşmasına rağmen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının uygulanmamasının usul ve yasaya aykırı olduğuna ve resen tespit edilecek sebeplerle hükmün bozulması talebine yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanık ile katılanın … il genel meclis üyesi oldukları, olay günü il genel meclisi bütçe görüşmelerinde sanığın katılana hitaben “…’de bulunan petrol sahibi …’dan para aldın, … Köyü muhtarlığı adına açılan hayvan içme suyu göletinden dolayı 6.000 TL para aldın” dedikten sonra “Katılanın söz alarak bunu ispat etmeyen şerefsizdir demesi üzerine sanığın şerefsiz sensin.” demek suretiyle hakaret etmesi şeklinde gerçekleşen eylemi nedeniyle sanığın atılı suçu işlediği Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
2. Sanık atılı suçlamayı kabul etmemiştir.
3. Katılan aşamalarda uyumlu beyanlarda bulunmuştur.
4. 01.09.2014 ve 25.11.2014 tarihli tutanak özetleri ile 28.01.2015 tarihli CD inceleme tutanağı, dava dosyasında mevcuttur.
IV. GEREKÇE
İl Genel Meclisi Çalışma Yönetmeliği’nin 11 inci maddesi uyarınca çalışmaların halka açık olması ve sanığın hakaret suçunu aleni olarak işlemiş olması nedeniyle basit yargılama usulü kapsamında olmadığı anlaşıldığından, Tebliğname’de bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
A. Sanık Müdafilerinin Temyiz Sebepleri Yönünden
Tüm dosya kapsamı, katılanın aşamalardaki istikrarlı beyanları ve olay tutanakları ile CD inceleme tutanağına göre sanığın atılı suçu işlediğine dair Mahkemenin inanç ve takdirinde,
Sanığın sabıka kaydında engel mahkûmiyetinin bulunması ve mahkemece kişilik değerlendirmesi yapılarak sanık hakkında 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrasının uygulanmamasına dair Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
B. Sair Temyiz Sebepleri Yönünden
Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanık hakkında kurulan hükümde Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen aşağıda belirtilen dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasının uygulanması sırasında yapılan hesap hatası nedeniyle sonuç cezanın 10.620,00 TL adli para cezası yerine 11.400,00 TL olarak fazla belirlenmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık müdafilerinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği kararın açıklanan noktasının “sonuç cezanın 10.620,00 TL adli para cezası olarak belirlenmesi” suretiyle Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
11.04.2023 tarihinde karar verildi.