Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/9008 E. 2023/16252 K. 20.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9008
KARAR NO : 2023/16252
KARAR TARİHİ : 20.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararıyla sanık hakkında
A. Katılan …’e yönelik hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ile dördüncü fıkrası, 129 uncu maddesinin üçüncü fıkrası, 50, 52 ve 53 üncü maddeleri uyarınca 2.800,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
B. Katılan …’e yönelik hakaret ve tehdit suçlarından, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraat, kararı verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık müdafinin temyiz istemi, sanığın eşi olan tanığın beyanına itibar edilerek beraat, suçun sübut ettiğinin kabulü halinde ise 5237 sayılı Kanun’un 129 uncu maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğine vesaire,
B. Katılan vekilinin temyiz istemi, eksik inceleme sonucu verilen beraat hükümlerinin usul ve Yasaya aykırı olup bozulması gerektiğine vesaire ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
A. Katılan …’e Yönelik Hakaret Suçu Yönünden
Olay tarihinde sanığın, rahatsızlığı nedeniyle gelinini … Devlet Hastanesine getirdiği, görevli hemşire olan katılan … ile aralarında hasta mevzusu nedeniyle tartışma çıktığı, sanığın katılana hitaben “S..r git, o…u k..l.k.” şeklinde sözlerle hakaret ettiği, sanığın savunması, katılan ve tanıkların beyanları, dosyadaki mevcut tutanaklar ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
B. Katılan …’e Yönelik Hakaret ve Tehdit Suçları Yönünden
(A) numaralı bentte belirtilen tartışma esnasında sanığın servisten çıkarılmaya çalışıldığı esnada olay yerine hemşire olan katılan …’in geldiği, sanığın katılana hitaben de “Sen sus dörtgöz, sen benim muhatabım değilsin, bu hastaneye anası babası beli olmayan ne kadar insan varsa doldurmuşlar, buradan dışarı çıkacaksın, o zaman görüşürüz.” şeklinde sözler söyleyerek hakaret ve sair tehditte bulunduğu iddiasıyla açılan davada, Yerel Mahkemece tüm dosya kapsamı dikkate alınarak atılı suçların unsurlarının oluşmadığı kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Katılan …’e Yönelik Hakaret Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükmü Yönünden
1. Sanık Müdafinin Temyiz Sebepleri Yönünden
Katılanın aşamalarda istikrarlı beyanda bulunması, tanık … ile olayın tanığı konumunda bulunan diğer müşteki …’nin katılanın beyanlarını doğrulamaları, tanıkların sanığa iftira atmasını gerektiren ve dosyaya yansıyan bir sebebin bulunmaması, dosyadaki mevcut tutanak ve belgeler, olayın meydana geliş şekli ile tüm dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde, sanığın atılı suçu işlediğine ve mahkumiyetine dair Yerel Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
2. Sair Yönlerden
Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,

Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Hakaret suçundan seçimlik olarak öngörülen cezalardan tercih edilen hapis cezasının, 5237 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmemiş ve adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası olan sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesi uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından, sair yönlerden yapılan incelemede de hukuka aykırılık görülmemiştir.
B. Katılan …’e Yönelik Hakaret ve Tehdit Suçlarından Kurulan Beraat Hükümleri Yönünden
1. Katılan vekilinin temyizinin incelenmesinde, sanığın suçlamayı kabul etmemesi, katılan ve tanıkların beyanları, olayın meydana geliş şekli ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında Yerel Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
2. Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararında sanık müdafii ile katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
20.03.2023 tarihinde karar verildi.