Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/7987 E. 2023/16027 K. 14.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7987
KARAR NO : 2023/16027
KARAR TARİHİ : 14.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. … Asliye Ceza Mahkemesinin 11.04.2013 tarih, 2012/872 Esas, 2013/248 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ve dördüncü fıkrası, 43 üncü, 62 nci maddeleri uyarınca hükmolunan 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası ile aynı Kanun’un 265 inci maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü, 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca hükmolunan 6 ay 7 gün hapis cezasının 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir.
B. Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkeme kararı ile sanık hakkında, açıklanması geri bırakılan hüküm, denetim süresi içinde suç işlediğinden bahisle aynen açıklanmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın, temyiz isteğinin; polis memurlarının kendisine küfürlü konuştuklarını ve yaraladıklarını, olay yerine aracın sahibi olan patronunun geldiğini, durumu ona anlattığını, olayda kusurunun bulunmadığı, kararın bozulması gerektiğine yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Katılan polis memurlarının trafik kontrolü yaptıkları sırada sanığın kullandığı aracın takografının arızalı ve muayenesinin de gününün geçtiğinden dolayı ceza işlemi yapmak istedikleri, sanığın ceza uygulaması yapılırken “Siz benim ehliyetimi alarak bana ceza kestiniz, sizin gözlerinizi oyacağım, ananızı sinkaf edeceğim.” diyerek tehdit ve hakarette bulunduğu, yerde bulunan parke taşını alıp müştekilerin üzerine yürüdüğü, katılanlar … ve …’e tekme ile vurduğu, eylemlerinin katılanların beyanları, doktor raporu ve tüm dosya kapsamı karşısında sabit olduğu Yerel Mahkemece kabul edilmiştir.
IV. GEREKÇE
Sanığın bozma sebebi dışındaki temyiz istemleri ile vesair nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak,
A. Sanığın, görevli polis memurlarına yönelik söz ve eylemlerinin bir bütün halinde görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından ayrı ayrı hükümler kurulması,
B. Sanığın, polis memurları tarafından yaralandığı ve kendisine hakaret edildiğini, olay yerine patronunun geldiğini belirtmesi karşısında adli rapor içeriği ve dosya içerisindeki ayırma kararına göre polis memurları hakkında hakaret ve kasten yaralama suçları yönünden soruşturmanın başka bir dosya üzerinden yürütülmesine karar verildiğinin anlaşılması karşısında, soruşturma dosyasının akıbetinin araştırılması, patronu olduğunu belirttiği kişinin açık kimlik bilgileri tespit edilip tanık sıfatıyla dinlenmesi, sonucuna göre olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
C. Sanığın direnme eylemini 5237 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesi gereğince silahtan sayılan parke taşı ile gerçekleştirmesi karşısında, aynı Kanun’un 265 inci maddesinin dördüncü fıkrasının uygulanmaması,
Nedeniyle hukuka aykırılık bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkeme kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun’un sekizinci maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca cezayı aleyhe değiştirme yasağının gözetilmesine,
14.03.2023 tarihinde karar verildi.