Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/42040 E. 2023/21017 K. 13.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/42040
KARAR NO : 2023/21017
KARAR TARİHİ : 13.09.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/305 E., 2021/107 K.
SUÇ : İmar kirliliğine neden olma
HÜKÜM : Düşme
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanun’unun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’unun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Yerel Mahkemenin 05.11.2015 tarihli kararıyla sanığın imar kirliliğine neden olma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 184 üncü maddesinin birinci fıkrası, 51 inci maddesi ile 62 nci maddesi uyarınca erteli 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2.Kararın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 14.10.2020 tarihli kararıyla, 7143 sayılı Vergi ve Diğer Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un 16 ncı maddesi ile 3194 sayılı İmar Kanunu’na (3194 sayılı Kanun) eklenen geçici 16 ncı maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle verilen bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkeme kararıyla yapı kayıt belgesinin alınması nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 184 üncü maddesinin beşinci fıkrası ile 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca düşme kararı verildiği anlaşılmıştır.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz isteği, yapı kayıt belgesinin idari para cezaları ile yıkım kararlarına karşı koruma sağladığı, ceza davaları açısından hukuki bir koruma sağlamadığı ile resen tespit edilecek nedenlerle kararın kaldırılması gerektiğine yöneliktir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, yapı ruhsatı olmadan inşa ettiği bina vasfındaki taşınmaz nedeniyle hakkında açılan davada Mahkeme, yapı kayıt belgesinin alınmış olması nedeniyle düşme kararı vermiştir.
IV. GEREKÇE
1.Sanığın, davaya konu taşınmaz üzerinde yapmış olduğu bina vasfındaki inşai faaliyetinden dolayı yapı kayıt belgesi alması karşısında, düşme kararı verilmesine ilişkin Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık görülmemiş, katılan vekilinin temyiz nedenlerine de itibar edilmemiştir
2.Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararında katılan … vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
13.09.2023 tarihinde karar verildi.