Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/18625 E. 2023/25108 K. 05.12.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/18625
KARAR NO : 2023/25108
KARAR TARİHİ : 05.12.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/237 E., 2016/393 K.
SUÇLAR : Hakaret, 6136 sayılı Kanun’a muhalefet
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemece sanık hakkında,
1. Hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi, dördüncü fıkrası, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 62 ve 52 nci maddeleri uyarınca 8.840,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,
2. 6136 sayılı Kanun’un 15 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 ve 52 nci ile 51 inci maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ve 400,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının ertelenmesine, 1 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyizinin, herhangi bir gerekçe içermediği görülmüştür.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, polis memuru olan katılanlara hitaben sinkaflı sözler söylediği ve aracında yapılan aramada 6136 sayılı Kanun’a muhalif mahiyette sustalı bıçak ele geçirildiği, böylelikle üzerine atılı suçları işlediği sanık savunması, katılan ve tanık anlatımları, arama kararı, olay ve yakalama tutanağı, kriminal rapor ile tüm dosya kapsamından sabit görülerek Yerel Mahkemece mahkumiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Temel cezanın adli para cezası olarak belirlenmesine rağmen, hükümde 5237 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin belirtilmesi maddi hata mahiyetinde olup, mahallinde re’sen düzeltilebileceğinden bu hususun bozmayı gerektirmediği,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı anlaşıldığından,
Sanığın temyiz istemi ve sair yönlerden yapılan incelemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
B. 6136 sayılı Kanun’a Muhalefet Eyleminden Kurulan Hüküm Yönünden
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, sanığın temyiz istemi ve sair yönlerden yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1. Sanığın lehine olan hükümlerin uygulanmasını talep etmelerine rağmen, 5237 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinde düzenlenen seçenek yaptırımların uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
2. 7188 sayılı Kanun’un 31 inci maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 250 inci maddesinde Seri Muhakeme Usulü düzenlenmiş olup bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 21.04.2022 tarihli ve 2020/87 Esas, 2021/44 Karar sayılı kararıyla “Seri muhakeme usulü” yönünden Anayasa’ya aykırı görülerek iptaline karar verildiği ve 5271 sayılı Kanun’un 250 nci maddesinin onbirinci fıkrasında yer alan “Seri muhakeme usulü, bu kapsama giren bir suçun, kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması halinde uygulanmaz” hükmünün suç tarihinden sonra ek cümle ile 08.07.2021 tarihinde düzenlendiği anlaşılmıştır.
Somut olayda, sanığın üzerine atılı 6136 sayılı Kanun’a Muhalefet suçu ile birlikte hakaret suçunu da işlediği ancak seri muhakeme usulünün bu kapsama girmeyen başka bir suçla işlenmiş olması halinde uygulanamayacağına ilişkin hükmün suç tarihinden sonra düzenlenmesi ve Anayasa Mahkemesi’nin 21.04.2022 tarihli ve 2020/87 Esas, 2021/44 Karar sayılı iptal kararı karşısında; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 ve 5271 sayılı Kanun’un 250 nci maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunduğu belirlendiğinden karar bu yönleriyle hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
A. Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararında sanığın temyiz sebebi ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle HÜKMÜN, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B. 6136 sayılı Kanun’a Muhalefet Eyleminden Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
05.12.2023 tarihinde karar verildi.