Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/17653 E. 2023/24464 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17653
KARAR NO : 2023/24464
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/969 E., 2016/387 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 8 inci maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanığın, hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi, 43 ile 62 nci maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi, sanık açısından haksız tahrike yönelik bir değerlendirme yapılmaması ve cezai ehliyetinin olup olmadığına dair rapor aldırılmaması nedeniyle usul ve kanuna aykırı olarak verilen kararın bozulması gerektiğine yöneliktir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, Twitter üzerinden ve telefonundan gönderdiği çok sayıdaki mesaj ile kayın babasına yönelik yargısal faaliyette bulunan ve avukat olan katılana hakaret ettiği iddiasıyla açılan davada Mahkeme, tüm dosya kapsamına göre sanığın atılı suçtan cezalandırılmasına karar vermiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanığın Temyiz Nedenleri Yönünden
Sanığın ikrar içeren savunması, katılanın beyanı, mesajlara ilişkin çıktılar ile tüm dosya kapsamına göre, atılı suçu işlediği anlaşılan sanığın cezalandırılmasına yönelik Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık görülmemiş, yargılama aşamasında sanığın cezai ehliyetine yönelik bir iddiada bulunulmaması ve haksız tahrik nedeni olabilecek bir durumun da dosya kapsamından tespit edilememesi karşısında sanık müdafiinin temyiz nedenlerine itibar edilmemiştir.
B. Sair Yönlerden
1.Sanığın Twitter isimli sosyal paylaşım sitesi üzerinden gönderdiği 18.06.2013 tarihli iletideki “… denilen soysuz avukat bu çetenin hukuk kanadını temsil ediyor.” biçimindeki sözlerinin muhatabının onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olması, bunun dışında kalan telefon mesajları ile Twitter iletilerindeki sözlerin rahatsız edici, kaba, nezaket dışı, beddua niteliğinde olması ve hakaret suçunu oluşturmaması karşısında, yerinde olmayan gerekçeyle zincirleme suç hükümleri uygulanarak sanığın cezasında artırım yapılması,
2.Twitter hesabından yapılan suça konu paylaşımın herkes tarafından görülebilir olup olmadığı araştırılarak 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağı yönünde bir değerlendirilme yapılmadan karar verilmesi,
3.Kabule göre de,
Bir önceki bozma nedenine göre hakaret suçunun alenen işlenmediği sonucuna varılması halinde, 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un (7188 sayılı Kanun) 24 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde basit yargılama usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suç yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 ve 5271 sayılı Kanun’un 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Nedenleriyle kararda hukuka aykırılık görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.11.2023 tarihinde karar verildi.