Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/17258 E. 2023/24516 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17258
KARAR NO : 2023/24516
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/368 E., 2016/184 K.
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanık hakkında
1. Görevi yaptırmamak için direnme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 265 inci maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası delaletiyle birinci fıkrası, 62, 50 ve 52 nci maddeleri uyarınca 3.740,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,
2. Hakaret suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ile dördüncü fıkrası, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası delaletiyle birinci fıkrası, 62 ve 53 üncü maddeleri uyarınca 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, kararın Yasaya aykırı olduğuna vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın aracının caddede park halinde görülmesi üzerine görevli polis memuru şikâyetçiler tarafından kaldırılması için ihtar yapıldığı, sanığın el kol hareketi yaparak aracı kaldırmayacağını söylemesi üzerine çıkan münakaşada şikâyetçilere hitaben “Aracı kaldırmıyorum, size ehliyet ve ruhsat vermiyorum, plakanızı aldım, görürsünüz, burası benim mekanım, kimse benden ehliyet ve ruhsat alamaz, siz kimsiniz lan, beş paralık polissiniz, hiçbir şey yapamazsınız, üstümü de aratmam.” dediği, sanığın zor kullanılarak etkisiz hale getirildiği, bu surette hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarını işlediği iddia ve kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
A. Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.
Açıklamalar ışığında, sanığın şikayetçilere söylediği ” Olay ve Olgular” başlığı altında belirtilen sözler bir bütün olarak değerlendirildiğinde; muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp nezaket dışı ve kaba söz niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçe ile mahkûmiyet kararı verilmesi,
B.Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddesinde “görevi yaptırmamak için direnme” başlığıyla, seçenek hareketli ve amaçlı bir fiil olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemlerini cezalandıran suç tipinde; hareketin “cebir veya tehdit” şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceğinin öngörüldüğü ve belirtilen tipik hareketleri içermeyen pasif direnme fiillerinin bu suçu oluşturmayacağı göz önüne alınmalıdır.
Açıklamalar ışığında ” Olay ve Olgular” başlığı altında belirtildiği şekilde gerçekleştiği kabul edilen olayda, görevi yaptırmamak için direnme suçunun cebir veya tehdit unsurunun görevli polislere yönelik ne şekilde gerçekleştiği açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle mahkûmiyet kararı verilmesi,
Nedenleriyle karar hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.11.2023 tarihinde karar verildi.