Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/17039 E. 2023/24849 K. 29.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17039
KARAR NO : 2023/24849
KARAR TARİHİ : 29.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/11 E., 2016/184 K.
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Karar başlığında tarih ve sayısı belirtilen inceleme konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediği ihbarı üzerine dosya yeniden ele alınarak sanık hakkındaki hüküm aynen açıklanarak, görevi yaptırmamak için direnme suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 265 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; eksik inceleme sonucu hüküm kurulduğuna, vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, polis memuru olan mağdur … Ö.’ye “Adam mı öldürdük, PKK mıyız, benim adım …, size gününüzü gösteririm.” şeklinde söyleyerek ve mağduru basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde kasten yaralayarak görevi yaptırmamak için direnme suçunu işlediği iddia olunmuştur.
IV. GEREKÇE
1. Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.
2. 5237 sayılı Kanun’un 231 nci maddesinin sekizinci fıkrasının son cümlesi uyarınca denetim süresi içinde dava zamanaşımının duracağı, bu kapsamda önceden verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ile yeniden suç işlediği tarih arasındaki durma süresi de eklendiğinde 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
29.11.2023 tarihinde karar verildi.