Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/16052 E. 2023/23714 K. 07.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16052
KARAR NO : 2023/23714
KARAR TARİHİ : 07.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/322 E., 2016/146 K.
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanık … müdafii, sanık …
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemece;
1. Sanık … hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, dördüncü fıkrası, 43 üncü maddesi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesi gereğince 8.840,00 TL adli para cezası ile, görevi yaptırmamak için direnme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddesinin birinci fıkrası, üçüncü ve dördüncü fıkraları, 43 üncü ve 62 nci maddeleri uyarınca 12 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının kanuni sonucu olarak 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi gereğince hak yoksunluklarının uygulanmasına,
2. Sanık … hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, dördüncü fıkrası, 43 üncü ve 62 nci maddeleri gereğince 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası ile, görevi yaptırmamak için direnme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddesinin birinci fıkrası, üçüncü ve dördüncü fıkraları, 43 üncü ve 62 nci maddeleri uyarınca 12 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının kanuni sonucu olarak 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi gereğince hak yoksunluklarının uygulanmasına ve aynı Kanun’un 58 inci maddesi gereğince hükmolunan cezaların mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanık …’ın temyiz isteminin özetle; atılı suçlamaları kabul etmediği, zabıta görevlileri ile aralarında tartışma çıktığı, görevlilerin babasının üzerine doğru yürüdüğü ve içlerinden birinin elindeki bıçağı salladığı, bu nedenle kendisinin araya girdiği, zabıtaların üzerine yürüdüğü ve itekleme sonucu görevlilerin yere düşerek yaralandığı, kendisinin elinde kesici alet olmadığı, mahkemece hatalı değerlendirme sonucunda mahkûmiyetine karar verildiği, bu nedenlerle öncelikle beraatine karar verilmesi aksi takdirde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yönelik olduğu belirlenmiştir.
2. Sanık … müdafiinin temyiz isteminin özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, eksik inceleme ile hüküm kurulduğu, lehe olan hükümlerin uygulanmadığı, müvekkilinin atılı suçu işlediğine dair dosya kapsamında delil bulunmadığı, müvekkili lehine tahrik hükümlerinin uygulanmadığı, atılı suçların maddi manevi unsurlarının oluşmadığı, bu nedenlerle verilen hükümlerin bozulmasına yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanıkların olay günü seyyar satıcılık yaptıkları, zabıta görevlisi olan katılanların sanıkları tezgahlarını kaldırmaları ve satış yapmamaları hususunda ikaz ettikleri, bir süre sonra tekrar aynı yere kontrole geldiklerinde sanıkların satış yapmaya devam ettiklerini görmeleri üzerine tartışmaya başladıkları, tartışmalarının kavgaya dönüşmesi üzerine sanık … ve …’un zabıta görevlisi katılanlara “Bir telefon açsam Menemen’den bin kişi gelir, Menemen’den adamlarımızı buraya dökeriz, ne kadar zabıta varsa a…. koyayım, Menemen’i buraya yığarım, toplu katliam yaparım, hepinizi öldürürüm” şeklinde birlikte hakaret ve tehditte bulunarak sanık …’ın elindeki Rambo tabir edilen bıçak ile diğer sanık …’ın ise sopa ile katılanlardan zabıta komiseri A.D.’ye saldırarak hayati tehlike geçirmeyecek ve basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladıklarından bahisle hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından cezalandırılmaları talebi ile açılan kamu davasında Yerel Mahkemece; katılan A.’nın beyanlarının zabıta görevlisi olan diğer katılanların beyanları ve hakkında düzenlenen adli raporda tespit edilen bulgular ile doğrulanmış olması nedeniyle sanıkların suçtan ve cezadan kurtulmaya yönelik savunmalarına itibar edilmeyerek katılanların anlatımları, olay tutanağı, adli muayene raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirilmekle sanıklar Erdal ve Sedat’ın zabıta görevlilerine “ne kadar zabıta varsa a…koyayım” şeklinde küfür ettikleri, sanık …’ın “Menemen’e telefon edersem, 1000 kişiyi yığarım, burada katliam olur, beni katil edeceksiniz, cezaevinden yeni çıktım” diyerek tehdit ettiği, sanık …’ın soruşturma aşamasında ele geçirilemeyen bıçak ile; katılan sanık …’ın emanette kayıtlı sopa ile katılan sanık …’a saldırarak basit tıbbi müdahele ile giderilebilecek şekilde yaraladıkları kabul edilmiş ve atılı suçlardan mahkûmiyetine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Hakaret Suçundan Kurulan Hükümlere Yönelik Temyiz İstemlerinde
1. Sanık … Müdafii ve Sanık …’un Temyiz Sebepleri Yönünden
Katılanların anlatımı, olay tutanağı ve tüm dosya kapsamı karşısında sanıkların mahkûmiyeti yönündeki Mahkemenin kabulünün yerinde olduğu; sanıklar hakkında kurulan hükümlerde, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiri indirim sebebi uygulandığı diğer lehe hükümlerin uygulanmamasına yönelik Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığı, temyiz sebebi olarak ileri sürülen haksız tahrik hükümlerinin uygulanabilmesi için aranan koşulların incelemeye konu olayda gerçekleşmediği belirlenerek yapılan incelemede sanık … müdafii ve sanık …’un temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
2. Sair Yönlerden Yapılan İncelemede
Sanıklara yükletilen hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezaların Kanuni bağlamda uygulandığı anlaşıldığından,
Sair yönlerden yapılan incelemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
B. Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçundan Kurulan Hükümlere Yönelik Temyiz İstemlerinde
Katılanların anlatımı, bu anlatımları destekler adli muayene raporları, olay tutanağı ve tüm dosya kapsamı karşısında sanıkların mahkûmiyeti yönündeki Mahkemenin kabulünün yerinde olduğu; sanıklar hakkında kurulan hükümlerde, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiri indirim sebebi uygulandığı diğer lehe hükümlerin uygulanmamasına yönelik Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığı, temyiz sebebi olarak ileri sürülen haksız tahrik hükümlerinin uygulanabilmesi için aranan koşulların incelemeye konu olayda gerçekleşmediği belirlenerek yapılan incelemede bozma sebebi dışındaki sanık … müdafii ve sanık …’un temyiz sebepleri ile vesair nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanıklara ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede talep olunmayan 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrasının uygulanması suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 226 ncı maddesine aykırı davranılması nedeni ile karar hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
A.Hakaret Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararında sanık … müdafii ve sanık … tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, temyiz sebeplerinin reddiyle HÜKÜMLERİN, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B.Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık … müdafii ve sanık …’un temyiz istemleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
07.11.2023 tarihinde karar verildi.