Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/16036 E. 2023/23056 K. 24.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16036
KARAR NO : 2023/23056
KARAR TARİHİ : 24.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/190 E., 2016/132 K.
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama, bozma

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Gülşehir Asliye Ceza Mahkemesinin 31.05.2012 tarihli 2011/116 Esas, 2012/125 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ve aynı maddenin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesi gereğince 11 ay 20 gün hapis cezası ile, görevi yaptırmamak için direnme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezalarının kanuni sonucu olarak aynı Kanun’un 53 üncü maddesi gereğince hak yoksunluklarının uygulanmasına ve 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesi gereğince hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir.
2. Sanığın denetim süresi içerisinde suç işlediğinden bahisle yapılan ihbar üzerine Gülşehir Asliye Ceza Mahkemesinin 31.03.2016 tarihli 2015/190 Esas, 2016/132 Karar sayılı ilamı ile açıklanması geri bırakılan hükümler açıklanmış ve sanık hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ve aynı maddenin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesi gereğince 11 ay 20 gün hapis cezası ile, görevi yaptırmamak için direnme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteminin özetle; olay tarihinde jandarmanın kendisini darp ettiğini, hakkında yakalama ve göz altı kararı olmadan zorla karakola götürülmeye çalışıldığını, atılı suçlamayı kabul etmemekle birlikte kendisini darp ederek zorla karakola götürülmek istenilmesine karşı eylemin 5237 sayılı Kanun’un 129 uncu maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, verilen cezanın haksız olduğu bu nedenlerle ve resen tespit edilecek sebeplerle hükümlerin bozulmasına yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, olay günü yaşanan başka bir olay nedeni ile jandarma görevlileri tarafından hakkında şikâyet olduğu ve araca binmesinin istenilmesi üzerine araca binmeyi reddederek şikâyetçiye hitaben “Sen kimsin lan, senin adını öğrendim. Senin adın …” demek suretiyle tehdit ederek görevli memura görevini yaptırmamak için direndiği ayrıca “Senin ağzına s…çacağım” diyerek alenen görevinden dolayı hakaret ettiğinden bahisle cezalandırılması talebi ile açılan kamu davasında Yerel Mahkemece; iddia, sanığın savunması, şikâyetçi ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirilerek olay günü sanığın tanık A.K. arasında başka bir soruşturmaya konu olan hakaret olayının yaşanması üzerine bu durumun jandarma komutanlığına ihbar edildiği, şikâyetçinin görevli olarak olay yerine geldiği ve sanığa hakkında şikâyet olduğunu ve jandarma aracına binmesi gerektiğini söylediği, bunun üzerine sanığın şikâyetçiye hitaben “Sen kimsin lan, senin adını öğrendim, senin adın …, senin ağzına s…çacağım” diyerek üzerine atılı görevini yaptırmamak için direnme ve görevinden dolayı hakaret suçlarını işlediğinden bahisle mahkûmiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; sanığın araca bindirilmek istendiği sırada jandarma görevlileri ile arasında yaşanan arbede de yaralandığı anlaşılmış ise de sanığın yaralanmasının niteliği, tanıkların beyanlarında jandarmanın sanığı darp ettiklerine dair anlatımlarının bulunmaması karşısında kolluk görevlilerinin eylemlerinin zor kullanma yetkisi kapsamında olduğu ve somut olayda haksiz tahrik hükümlerinin koşullarının oluşmadığı, Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu ve Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Yönetmeliğine göre sanığın karakola götürülmesine yönelik işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmış ve başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1. Olay tarihinde sanığın hakkında şikâyet olduğu ve jandarma aracına binmesi gerektiğini söyleyen şikâyetçiye sarf ettiği “Sen kimsin lan, senin adını öğrendim, senin adın …, senin ağzına s…çacağım” şeklindeki sözlerin bir bütün halinde görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek ve hukuki anlamda tek olan fiil bölünerek sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından mahkûmiyet hükümleri kurulması,

2. Kabule göre;
a. Sanık hakkında hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki hak yoksunluklarının uygulanmaması,
b. Gerekçeli karar başlığında mağdur … B.’nin adı ve kimlik bilgilerinin gösterilmemesi,
c. 5237 sayılı Kanun’da hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü hallerde, aynı Kanun’un 61 inci maddesinde öngörülen ölçütlere göre somut olay irdelenip, anılan Kanun’un 3 üncü maddesindeki fiille orantılı ceza verilmesi ilkesi de gözetilerek, öncelikle seçenekli yaptırımlardan hangisinin seçildiğinin gösterilmesi, sonrasında da alt ve üst sınırlar arasında temel cezanın belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, mükerrir olmayan sanık hakkında, seçimlik ceza öngören hakaret suçunda yeterli gerekçe gösterilmeden temel ceza olarak hapis cezasının tercih edilmesi nedenleriyle karar hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz istemleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
24.10.2023 tarihinde karar verildi.