Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/15929 E. 2023/23057 K. 24.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15929
KARAR NO : 2023/23057
KARAR TARİHİ : 24.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/284 E., 2016/38 K.
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Ret, düzeltilerek onama

Sanık hakkında tehdit suçundan neticeten hükmolunan 600 TL adlî para cezasına ilişkin mahkûmiyet kararının tür ve miktarı itibarıyla 5320 sayılı Kanun’un geçici 2 nci maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmıştır.
Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemece; sanık hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ve aynı maddenin dördüncü fıkrası, 62 nci ve 52 nci maddeleri gereğince 7.080,00 TL adli para cezası ile tehdit suçundan ise 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası ile 62 nci maddesi uyarınca 600 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteminin özetle; atılı suçlamayı kabul etmediği, tanık K.S.’nin yalan tanıklık yaptığı, lehine ve aleyhine tüm deliller değerlendirildiğinde atılı suçu işlemediğinin anlaşılacağı, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği beraatine karar verilmesi gerektiği bu nedenlerle ve resen tespit edilecek sebeplerle hükmün bozulmasına yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, olay günü mezarlıkta gerçekleşen dizi çekimi esnasında set araçlarının park etmeleri nedeni ile mezarlıkta özel güvenlik görevlisi olarak çalışan katılan ile yaşadığı tartışmada katılan …Ç.’ye hitaben “…senin a..na koyarım, anneni sinkaf edeceğim…” dediği ayrıca katılanlara “…burada 60 kişi var, biz 60 kişiyiz, siz iki kişisiniz herkes vurur size..” demek suretiyle tehdit ettiğinden bahisle cezalandırılması talebi ile açılan kamu davasında Yerel Mahkemece; sanığın savunması, katılanların anlatımı, tanık K.S.’nin yeminli anlatımı ve tüm dosya kapsamı ile sanığın atılı suçlardan mahkûmiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Tehdit Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Hükmün tür ve miktarı itibarıyla 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanun’un 26 ncı maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 2 nci maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmakla, sanığın temyiz isteğinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
B. Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Katılanların aşamalardaki uyumlu anlatımları; olaydan önce sanığı tanımayan ve arasında husumet bulunmayan yeminli tanık beyanı ve tüm dosya kapsamı karşısında, suçun sübuta erdiğinin kabulü ile sanığın mahkûmiyeti yönündeki Mahkemenin inanç ve takdirinin yerinde olduğu anlaşılmakla sanığın temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır
Ancak;
Sanık hakkında kurulan hükümde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen “6545 sayılı Kanun’un 81 inci maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, adli para cezalarının ödenmemesi halinde kamuya yararlı bir işte çalışma kararı verilebilecek olması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde para cezasının ödenmemesi halinde kalan cezanın hapse çevrilmesine karar verilmesi” dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
A. Tehdit Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteğinin, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
B. Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasından “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine” ibaresinin çıkarılması suretiyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
24.10.2023 tarihinde karar verildi.