Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/1584 E. 2023/16648 K. 30.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/1584
KARAR NO : 2023/16648
KARAR TARİHİ : 30.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanunun 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen hakaret suçundan, beraat kararı verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz istemi, müvekkilinin AHİM kararlarında tanımlanan ve eleştiri sınırları sıradan kişilere göre daha geniş olan tanınmış kişilerden olmadığını,sanığın eyleminin eleştiri sınırını aştığı ve hakaret suçunun tüm unsurlarıyla oluştuğunu kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, hükmün bozulmasına karar verilmesi gerektiğine vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın www…..com adlı internet sitesinde katılana hakaret ettiği iddiasıyla açılan davada, suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı verildiği, Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Katılanın Temyiz Sebepleri Yönünden
Sanık hakkında beraat kararı verilmesine ilişkin Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
B. Sair Hususlar Yönünden
Sanık hakkında kurulan hükümde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen, beraat kararının dayanağını oluşturan uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 230 uncu maddesinin ikinci fıkrası ve 232 inci maddesinin altıncı fıkrasına aykırı davranılması dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün B bendinde açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkemenin kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hükmün ilgili fıkrasına; “5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci maddesinin (e) bendi uyarınca” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
30.03.2023 tarihinde karar verildi.