Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/15659 E. 2023/22587 K. 16.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15659
KARAR NO : 2023/22587
KARAR TARİHİ : 16.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/691 E., 2016/405 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1- Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkeme kararı ile sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin birinci ve dördüncü fıkraları, 58 inci maddeleri uyarınca 3 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
2- Tebliğname’de, kurulan mahkûmiyet hükmünün bozulması yönünde görüş bildirilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın ve müdafiinin temyiz isteklerinin; haksız yere ceza aldığına, beraat etmesi gerektiğine, kararın bozulmasına vesaire yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın olay tarihinde katılanın da içinde bulunduğu Büyükşehir Belediyesine ait otobüse bindiği, daha sonra otobüsün içerisinde bulunan bayanların yanına giderek oturduğu, bayanların yardım istemesi üzerine katılanın sanığın yanına giderek uyardığı, sanığın bağırıp çağırmaya başlaması üzerine otobüs şoförü tanık T. Y.’nin Polis Merkezinin yanından geçerken durduğu ve polisten yardım istediği, polise bu durumun bildirilmesi olayına kızan sanığın katılana “Ananı avradını sinkaf ederim.” dediği, böylece üzerine atılı suçun sabit olduğu Yerel Mahkemece kabul edilmiştir.
IV. GEREKÇE
Sanığın, hakaret suçunu aleni olarak işlemiş olması nedeniyle basit yargılama usulü uygulanamayacağından, Tebliğname’deki görüşe iştirak edilmemiştir.

Sanığın savunması, katılanın ve tanık T. Y.’nin beyanı, sanığa ait usulune uygun şekilde aldırılan sağlık raporu ve tüm dosya içeriği karşısında, sanığın hakaret suçunu işlediği hususunda Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık bulunmadığından sanık ve müdafiinin bozma sebepleri dışındaki temyiz sebepleri ile vesair nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Tekerrüre esas alınan Konya 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/151 Esas 2009/533 Karar sayılı ilamı hakkında UYAP’tan yapılan kontrolde 09.09.2013 tarihinde ek karar ile sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verildiği ve bu nedenle söz konusu hükmün tekerrüre esas alınamayacağının anlaşılması karşısında, sanığın başkaca tekerrüre esas sabıkasının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının ve seçenek yaptırım içeren hakaret suçunda 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin üçüncü fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirlendiğinden, karar bu yönden hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık ve müdafiinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
16.10.2023 tarihinde karar verildi.