Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/15616 E. 2023/23301 K. 30.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15616
KARAR NO : 2023/23301
KARAR TARİHİ : 30.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/1413 E., 2016/314 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜMLER : Ceza verilmesine yer olmadığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzeltilerek onama

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanıklar hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin birinci ve dördüncü fıkraları uyarınca 105 gün adli para cezası verildikten sonra eylemlerin haksız bir fiile tepki olarak işlendiğinden aynı Kanun’un 129 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca ceza verilmesine yer olmadığı kararları verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılanın vekilinin temyiz isteği, eylemlerin haksız fiil olarak değerlendirilemeyeceğine, suçun oluştuğuna, vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğine vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Katılan ile sanıkların aynı köyde ikamet ettikleri, komşu oldukları, 30.01.2015 günü sanık …’nın eşi …’nin telefonuna katılanın mesaj gönderdiği, bu mesajın …’nin eşi olan sanık … ve oğlu olan sanık … tarafından farkedildiği, katılan ile sanık …’nın eşi arasında gayrimeşru ilişki olduğu hususunda kanıya vardıkları, bunun üzerine katılanla konuşmak için olay günü evine gidip dışarı çağırdıkları “Sen şerefsiz, ahlaksız birisin.” diyerek hakaret suçunu işledikleri iddiasıyla açılan davada, Yerel Mahkemece sanık savunması ve tüm dosya kapsamından hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlendiği kabul edilerek sanıklar hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararları verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, sanıkların savunması, katılanın beyanı, mesaj içeriği ve tüm dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde; sanıkların hakaret suçunu haksız bir fiile tepki olarak işlediklerine ve 5271 sayılı Kanun’un 327 ve 328 inci maddeleri dikkate alındığında katılan lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair Yerel Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık görülmediğinden katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
2. Sanıklar hakkında kurulan hükümlerde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen, “5237 sayılı Kanun’un 129 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca sanıklara ceza vermekten vazgeçilmesi halinde, mahkumiyet hükmü kurulmadan doğrudan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, sanıklar hakkında ceza tayin edildikten sonra ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi” dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik katılan vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği, karardan ceza uygulamasına ilişkin kısımların çıkarılması suretiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
30.10.2023 tarihinde karar verildi.