Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/15573 E. 2023/22509 K. 12.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15573
KARAR NO : 2023/22509
KARAR TARİHİ : 12.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/10 E., 2016/219 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi, dördüncü fıkrası, 62 nci ve 52 nci maddeleri gereği 7.080,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; kararı temyiz ettiğine, vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Şikâyetçinin çocuk kardiyoloji polikliniğinde doktor olarak görev yaptığı, şüphelinin çocuğunun tedavisi ile ilgili “anestezi alabilir” yazılı kağıdı şikâyetçiye uzatıp imzalamasını istediği, kendisinin de hastayı muayene etmeden kağıdı imzalayamayacağını söylemesi üzerine aralarında tartışma yaşandığı şüphelinin “sizin ananızı avradınızı sinkaf ederim, doktorları öldürüyorlar ya çok haklılar” demek suretiyle hakaret ettiği iddiasıyla açılan davada sanığın atılı suçu işlediği Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Sanığın Temyiz Nedenleri Yönünden
Sanık ikrarı, mağdur ve tanık beyanları ile olay tutanağından anlaşılacağı üzere sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmesinde ve Mahkemenin delilleri takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
B. Sair Yönlerden Yapılan İncelemede
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1.5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasında düzenlenen aleniyetin oluşabilmesi için olay yerinde başkalarının bulunması yeterli olmayıp, hakaretin belirlenemeyen sayıda kişi ve herkes tarafından görülme, duyulma ve algılanabilme olasılığının bulunması, herhangi bir sınırlama olmaksızın herkese açık olan yerlerde işlenmesinin gerekmesi karşısında, muayene odasında gerçekleşen hakaret eyleminde aleniyet unsurunun oluşmadığı gözetilmeden yetersiz gerekçeyle sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasının uygulanması,
2.Hakaret suçunun aleni olarak işlenmediğinin kabulü halinde, 17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suç yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 ve 5271 sayılı Kanun’un 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunduğu belirlendiğinden karar bu yönleriyle,
Hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
12.10.2023 tarihinde karar verildi.