Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/15553 E. 2023/22503 K. 12.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15553
KARAR NO : 2023/22503
KARAR TARİHİ : 12.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/1025 E., 2016/214 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi,52 nci maddesi gereği 8.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteğinin; 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin uygulanması gerektiği, delil olmadığı buna karşın teşdit uygulandığı, mağdurla aralarında husumet bulunduğu, kendisini şikâyet ettiği için önce para cezası uyguladığı sonra şikâyet ettiği, telefon numarasının şirkete ait olmasına rağmen, aramayı kendi yapmadığını, şirket çalışanlarının husumet besleyerek arama yapmış olabileceği, erteleme ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmadığı, vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Şikâyetçinin belediyede fen işleri inşaat mühendisi olarak görev yaptığı, belediyenin ihale ile iş verdiği, inşaat firmasına ceza kesmesi nedeniyle söz konusu firmanın iş takiplerini yaptığını bildiği, sanığın kendisini arayarak ” oğlum manyak mısın sen, seni kim gönderdi bana”, “oğlum sen gerizekalı mısın”, ”sinkaf ederim sözleşmeni bak senin”, “senin hayatını sinkaf ederim “, “senin kitabını sinkaf ederim”, “senin ananı, avradını, sülaleni sinkaf ederim”, “oğlum sen manyakmısın”, “şerefsiz” ”seni varya elime geçirecem, nasıl bir adamsın lan, biraz delikanlı ol, adam ol” yalan söyleyenin sülalesini sinkaf ederim lan, şerefsiz” dediği iddiasıyla açılan davada sanığın atılı suçu işlediği Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Sanığın Temyiz Nedenleri Yönünden
Mağdur beyanı, mesaj tespit tutanağı, ses kaydı CD’den anlaşılacağı üzere sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmesinde, hakkında 5237 sayılı Kanun’un 62 nci 51 inci maddeleri ile 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrasının uygulanmamasına dair Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
B. Sair Yönlerden Yapılan İncelemede
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1. Sanığın suçlamaları kabul etmemesi karşısında, ses analizi yaptırılmak suretiyle, konuşma kayıtlarındaki seslerin sanığa ait olup olmadığının belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2. 17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suç yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 ve 5271 sayılı Kanun’un 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunduğu belirlendiğinden karar bu yönleriyle,
Hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
12.10.2023 tarihinde karar verildi.