Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/15410 E. 2023/24848 K. 29.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15410
KARAR NO : 2023/24848
KARAR TARİHİ : 29.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/91 E., 2016/196 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜMLER : Ceza verilmesine yer olmadığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun(5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Karar başlığında tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanıklar hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 129 uncu maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca ayrı ayrı ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan sanığın temyiz isteği; sübuta, eksik inceklemeye, vesaire ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanık …’nın, katılan (sanık) …’ya “Sen kim oluyorsun a… koduğumun çocuğu, tapunu çıkart.” dediği, söz konusu sözler üzerine sanık …’nun da katılan (sanık) …’ya “Ananı avradını sinkaf ederim senin, bu ağaçlardan fıstık toplamayacaksın, bu yer bana ait, sen hiç bir şey bilmiyorsun a… koduğumun çocuğu, ananı sinkaf ederim senin.” dediği iddia olunmuştur. Yerel Mahkemece, hakaret eylemlerinin karşılıklı işlendiği kabul olunarak ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
1. Tanık D. Z.’nin kollukta ”Ne ben ne abim hakaret içerikli sözler söylemedik, sadece abim tartışma sırasında sinirden … ile küfürlü konuşmuş olabilir; ancak ben farkına varmadım.” savcı huzurunda ”Ne ben ne de abim, bu şahsa karşı belirttiği gibi hakaret olayı yaşamadık. Ayrıca … da hakaret etmedi. Sadece aralarında ağız dalaşı oldu.” kovuşturmada ”Abimle aralarında sözlü tartışma çıktı, ancak ben ikisininde birbirine hakaret ettiğini duymadım, olay esnasında ikisininde birbirine küfürlü konuştuğunu duymadım.” şeklinde çelişkili ve sanık …’nın hakaret etmediği yönünde anlatımlarda bulunması, sanık …’nun aşamalarda katılan …’ya hakaret ettiği yönünde ikrar içeren savunmalarda bulunması, katılan sanık …’nın benzer beyanlarının tanık İ. K.’nin istikrarlı anlatımlarıyla doğrulanması, soruşturma aşamasında tanık olarak dinlenen ve tarafların birbirlerine hakaret ettiğini duymadığını beyan eden S. Z.’nin olay yerine sonradan geldiğinin anlaşılması karşısında; sanık …’nın üzerine atılı hakaret suçunu işlediğine dair dosyada her türlü şüpheden uzak, somut ve yeterli delil bulunmadığından şüpheden ”şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereği beraat, sanık … hakkında da mahkûmiyet hükmü kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
2. Kabule göre de; hüküm kısmında dayanak kanun maddesi olan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin dördüncü fıkrasının (c) bendinin yazılmaması nedeniyle, karar bu yönlerden hukuka aykırı görülmüştür.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik katılan sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.11.2023 tarihinde karar verildi.