YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15140
KARAR NO : 2023/25295
KARAR TARİHİ : 06.12.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/345 E., 2016/2 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Gazipaşa Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.01.2016 tarihli ve 2014/345 Esas, 2016/2 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi, 43, 62, 53 ve 58 inci maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına, karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri, sanığın atılı suçu işlemediğine ve cezalandırılması için somut delilin bulunmadığına, eksik inceleme ve araştırmayla hüküm kurulduğuna, olayın yaşandığı ortam ve koşulların dikkate alınmasına gerektiğine, sözlerin katılanlara yönelik söylendiğinin kabul edilemeyeceğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Eşi vefat eden sanığın, şüpheli ölüm vakıası bildirimi üzerine hastane morgunun önüne giden jandarma personeli katılanlara yönelik sinkaflı sözlerle hakaret ettiği, sanık savunması, katılanların beyanları, 28.04.2013 tarihli tutanak, Adli Tıp Kurumu Dördüncü İhtisas Kurulu’nun 30.09.2015 tarihli sanığın suç tarihi itibarıyla hakaret suçuna ilişkin cezai ehliyetinin tam olduğunu belirten rapor içeriği ve tüm dosya kapsamıyla, Yerel Mahkemece kabul edilmiştir.
IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, sanık müdafiinin bozma sebebi dışındaki temyiz sebepleri ile başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1. Sanığın adli sicil kaydında yer alan Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.02.2006 tarih ve 2005/177 Esas, 2006/12 Karar sayılı ilamına konu suçun, çocuk yaşta işlenmesi nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
2. Seçimlik ceza öngören hakaret suçunda temel ceza belirlenirken, tekerrüre esas sabıkası bulunmayan sanık hakkında yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden hapis cezasının tercih edilmesi,
3. Hastane morgunun önünde gerçekleştiği anlaşılan hakaret eyleminde aleniyet unsurunun oluşup oluşmadığı araştırılıp, sonuca göre sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
4. Hakaret eyleminin aleni bir yerde işlenmediğinin kabul edilmesi halinde;
7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik, 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde “Basit Yargılama Usulü” düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suç yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 nci ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci vd. maddeleri gereğince değerlendirme yapılmasında gereklilik bulunduğunun belirlenmesi,
Nedenleriyle karar hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken, aynı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrasının gözetilmesine,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
06.12.2023 tarihinde karar verildi.