Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/15128 E. 2023/22453 K. 11.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15128
KARAR NO : 2023/22453
KARAR TARİHİ : 11.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/573 E., 2015/651 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Osmaniye 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.04.2014 tarihli ve 2014/79 Esas, 2014/552 Karar sayılı kararıyla sanık hakkında, hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ile dördüncü fıkrası, 62 ve 52 nci maddeleri uyarınca 7080 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına,
2. Osmaniye 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.12.2015 tarihli ve 2015/573 Esas, 2015/651 Karar sayılı kararıyla, sanığın, denetim süresi içerisinde, Osmaniye 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/727 Esas, 2015/394 Karar sayılı dosyası kapsamında, suç tarihi 23.07.2014 olan tehdit suçunu işlediğinden bahisle yapılan ihbar üzerine, sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün aynen açıklanması suretiyle mahkûmiyetine,
Karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri, suçun unsurlarının oluşmadığına, sanığın cezalandırılması için yeterli delil bulunmadığına, eksik inceleme yapıldığına ve kararın hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Aile sağlığı merkezi binasının yapım sorumlusu ve mimarı olan katılan ile tanıklar M.E. ve M.Ş’nin inşaatta inceleme yaptığı sırada eczacı olan sanığın, tanık S. P. ile birlikte inşaata girerek, katılan ve tanıkların yanına gidip inşaatın yapımı ile ilgili şikâyetlerini anlattığı sırada bu inşaatın mimarına yönelik, o kişinin karşısındaki katılan olduğunu bilmeden “P…” demek suretiyle hakaret ettiği, katılan beyanı, tanıklar M. E., M. Ş. ve S. P.’nin anlatımları ve tüm dosya kapsamıyla, Mahkemece kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, sanık müdafiinin bozma sebepleri dışındaki temyiz sebepleri ile başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1. Katılanın olay tarihinde İl Sağlık Müdürlüğünde görevli olduğuna ilişkin görev belgesi dosya arasına getirtilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2. 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasında nitelik nedeni olarak öngörülen aleniyetin oluşabilmesi için olay yerinde başkalarının bulunması yeterli olmayıp, hakaretin belirlenemeyen sayıda kişi ve herkes tarafından görülme, duyulma ve algılanabilme olasılığının bulunması, herhangi bir sınırlama olmaksızın herkese açık olan yerlerde işlenmesinin gerekmesi ve aile sağlığı merkezi inşaatında eylemin gerçekleştiğinin anlaşılması karşısında, olayın meydana geldiği yerin ne şekilde aleni bir yer olduğu açıklanmadan, sanığın cezasında anılan Kanun maddesi uyarınca artırım yapılması,
3. Hakaret suçunun alenen işlenmediğinin kabul edilmesi halinde; 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik, 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde “Basit Yargılama Usulü” düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suç yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 nci ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunduğunun belirlenmesi,
Nedenleriyle karar hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
11.10.2023 tarihinde karar verildi.