YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15029
KARAR NO : 2023/22405
KARAR TARİHİ : 11.10.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/725 E., 2016/143 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararıyla sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin birinci fıkrasıyla üçüncü fıkrasının (a) bendi, 62, 52 nci maddeleri uyarınca 6.080,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına ve 24 eşit taksitlendirmeye karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; kararın hukuka aykırı olduğuna, karakola eşinden şikâyetçi olmak için gitmişken katılana hakarette bulunmasının düşünülemeyeceğine, olay günü annesinin vefat ettiğine, aynı günün akşamı eve geldiğinde eşiyle arasında tartışma çıktığına ve eşinin polisi aradığına, bir süre sonra gelen polislerin şikâyetçiyse karakola gelmesini söylediklerine ve şikâyetçi sıfatıyla karakola gittiğine, yani kaçmasını gerektiren bir durumun olmadığına, sigara içmesinin de kaçacağı endişesiyle engellenmesinin hukuka aykırı olduğuna, dava dosyasında cezalandırılmasını gerektirir her türlü şüpheden uzak ve somut herhangi bir delil bulunmadığına, dinlenilen tek tanığın katılanın mesai arkadaşı olduğuna ve taraflı beyanda bulunduğuna, dolayısıyla beyanlarının itibar edilebilir olmadığına, beraatine karar verilmesi gerektiğine, beraat kararı verilmese bile katılanın beyanlarının hayatın olağan akışına ve yasaya aykırı olup gerekçesinin haksız ve hukuksuz olduğundan hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın, suç tarihinde, 6284 sayılı Kanun kapsamında kadına şiddetten başka bir olay nedeniyle polis merkezine ifade vermek amacıyla gittiği, alkollü olduğu, polis memuru olan katılanın sanığa eşinden uzaklaşmasını, ailesinin yanına gitmemesini, oturması gereken yeri bir kaç kez karakol içerisinde göstererek beklemesi gerektiğini söylediği, sanığın sürekli ayağa kalkarak elinde sigarayla ben sigara içmek istiyorum dediği, katılanın, kaçabileceği şüphesine kapıldığı için, sanığın sigara içmesine müsaade etmediği, sanığın almış olduğu alkolün de etkisiyle katılana hitaben “Siz kimsiniz, a…, yavşak herif” demek suretiyle hakaret ettiği Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
2. Sanık savunması, katılan ve tanık B.M.’nin beyanları tespit edilmiştir.
3. Olay tutanağı, CD izleme ve çözümleme tutanağı dava dosyası içerisinde mevcuttur.
IV. GEREKÇE
1. Katılan ve tanık B.M.’nin beyanları, olay tutanağı, CD izleme ve çözümleme tutanağı, oluş, incelenen dava dosyası içeriği karşısında; sanığın eyleminin sübuta erdiğine dair Mahkemenin takdir ve gerekçesi yerinde görülmüş, sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmasında ve olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirildiğinde sanık hakkında haksız tahrik indirimi uygulanmamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
2. Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Hakaret suçunun aleni bir yer olan polis merkezinin bekleme salonunda işlenmesine rağmen, 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin dördüncü fıkrası uygulanmamışsa da
, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından, sair yönlerden yapılan incelemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle HÜKMÜN, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
11.10.2023 tarihinde karar verildi.