YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/14933
KARAR NO : 2023/23168
KARAR TARİHİ : 25.10.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/649 E., 2015/943 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğuna, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Sincan 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.02.2009 tarihli ve 2009/134 Esas, 2009/82 Karar sayılı kararıyla yetkisizlik kararı verilerek dosya Polatlı Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmiştir.
2.Polatlı Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.12.2010 tarihli ve 2009/779 Esas, 2010/722 Karar sayılı kararıyla sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin birinci fıkrasıyla üçüncü fıkrasının (a) bendi, 125 inci maddesinin dördüncü fıkrası, 62 inci maddesi uyarınca 11 ay 20 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına hükmedilerek 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 28.01.2011 tarihinde kesinleştirildiği anlaşılmıştır.
3.Polatlı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.12.2015 tarihli ve 2015/649 Esas, 2015/943 Karar sayılı kararıyla sanığın, tabi tutulduğu denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlediğinin ihbarı üzerine 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin on birinci fıkrası uyarınca hükmün yukarıda belirtildiği şekilde aynen açıklanmasına karar verilmiştir.
II. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanmasına dayanak alınan ilama konu mahkumiyet hükmünün 5237 sayılı Kanun’un 151 inci maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen mala zarar verme suçuna ilişkin olması ve bu suçun 6763 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile…” ibaresinin madde metninden çıkarılması dolayısıyla uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında, sözü edilen suçtan mahkûmiyeti içeren ilam yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, anılan hüküm yönünden uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkûm olup olmadığı tespit edilip, sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirlendiğinden karar bu yönüyle hukuka aykırı görülmüştür.
III. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle, Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden, başkaca yönleri incelenmeyen HÜKMÜN, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
25.10.2023 tarihinde karar verildi.