Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/14180 E. 2023/21950 K. 03.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/14180
KARAR NO : 2023/21950
KARAR TARİHİ : 03.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/395 E., 2016/43 K.
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisi bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemece sanık hakkında; tehdit suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi, 43 üncü maddesi, 62 nci maddesi uyarınca 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hakaret suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, 43 üncü maddesi, 62 nci maddesi gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezalarının kanuni sonucu olarak 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesindeki hak yoksunluklarının uygulanmasına ve aynı Kanun’un 58 inci maddesi gereğince hükmolunan cezalarının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteminin temyiz hakkını kullanma talebinden ibaret olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Olay tarihinde cezaevinde başka bir suçtan hükümlü olan sanığın, hakkında yürütülen idari soruşturmaya ilişkin tebligat yapılmak istenildiği sırada, İnfaz Koruma Memurları olan şikâyetçilere yönelik “Hepinizi şikâyet edeceğim, benim haberim olmadan nasıl tutanak tutarsınız, bir telefonluk işiniz var.” diyerek tehdit ettiği ve kurum bahçesine çıktığı burada da şikâyetçilere hitaben “Benim arkamdan iş çeviriyorlar, böyle bir şeyden benim nasıl haberim olmaz, illa …li mi olmak lazım, buranın dışarısı da var, ararım … gelir, gelene tutanak, gidene tutanak, g..tünüz mü kalktı, üç bin lira maaş alıyorsunuz, işinizi yapın.” şeklindeki sözlerle hakaret ve tehdit ettiğinden bahisle cezalandırılması talebi ile açılan kamu davasında Yerel Mahkemece; şikâyetçi anlatımları, olay tutanağı ve tüm dosya kapsamından sanığın atılı suçları işlediği kabul edilerek mahkûmiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Sanığın “Hepinizi şikâyet edeceğim, benim haberim olmadan nasıl tutanak tutarsınız, bir telefonluk işiniz var.” şeklindeki sözlerinin şikâyet hakkı kapsamında olduğu ve tehdit suçunu oluşturmayacağı anlaşılmış ise de şikâyetçilere yönelik söylenen “… illa …li mi olmak lazım, buranın dışarısı da var, ararım … gelir…” sözlerinin tehdit içermesi nedeni ile sanığın atılı tehdit suçunu işlediğine dair kabulde bir isabetsizlik bulunmamış, yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dava dosyası içeriğine göre hakaret ve tehdit suçlarının sübuta erdiğinin kabulü ile sanığın mahkûmiyeti yönünde Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığı belirlenerek yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1. Sanık hakkında tekerrür hükümleri uygulanırken 5275 sayılı Kanun’un 108 inci maddesinin ikinci fıkrası dikkate alınarak, en ağır cezayı içeren mahkûmiyetin tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden birden fazla mahkûmiyetin tekerrüre esas alınması,
2. 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik, 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde “Basit Yargılama Usulü” düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 nci ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunduğu belirlendiğinden karar bu yönleriyle hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.02.2023 tarihinde karar verildi.