Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/14078 E. 2023/21807 K. 02.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/14078
KARAR NO : 2023/21807
KARAR TARİHİ : 02.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/299 E., 2016/134 K.
SUÇLAR : Hakaret, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu İzmir 4. Asliye Ceza Mahkemesinin kararı ile sanık hakkında;
1. Hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin ikinci fıkrası, 53 ve 58 inci maddeleri uyarınca 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,
2. Kasten yaralama suçundan 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, 53 ve 58 inci maddeleri uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,

Karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafii süre tutum dilekçesiyle hükmü temyiz etmiş, usulune uygun tebliğe rağmen ayrıntılı temyiz dilekçesi vermemiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Katılanın sanığın iş yerinde çalıştığı, önceleri aralarında duygusal ilişki yaşandığı ancak katılanın bu ilişkiyi sonlandırdığı, bu nedenle aralarında tartışmalar yaşandığı, suç tarihinden öncesi yaşanan tartışma sırasında sanığın katılanı dosyada mevcut doktor raporunda belirtildiği gibi basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaraladığı, yine mesaj tespit tutanağında belirtildiği gibi katılanın telefonuna gönderdiği mesajda “Senin ananı bacını g..den s…. ederim, cevap ver.” şeklinde hakaret içerir sözler sarf ettiği iddiasıyla açılan davada Yerel Mahkemece tüm dosya kapsamı ve taraf beyanlarına göre sanığın her iki suçtan da mahkumiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık Müdafiinin Temyiz İsteği Yönünden
Tüm dosya kapsamı, katılanın iddiasını aşamalarda tekrarlaması, basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaralandığına dair adli raporu, hakaret içerikli mesaja ilişkin tespit tutanağı karşısında, sanığın üzerine atılı hakaret ve kasten yaralama suçlarını işlediği anlaşılmakla, hakkında mahkumiyet kararları verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
B. Sair Temyiz Sebepleri Yönünden
1. Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas başka ilam bulunmasına karşın kesin nitelikte adli para cezası içeren ilamın tekerrüre esas alınması hukuka aykırı görülmüştür.
2.Ancak; 17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 ve 5271 sayılı Kanun’un 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunduğu belirlendiğinden karar bu yönleriyle hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (B) bendinin ikinci maddesinde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrasının gözetilmesine,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
02.10.2023 tarihinde karar verildi.