YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13880
KARAR NO : 2023/20953
KARAR TARİHİ : 13.09.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/499 E., 2016/74 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itıbarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin birinci fıkrası, 62, 53 ve 58 inci maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, atılı suçu işlediğine dair somut ve kesin delillerin bulunmadığı, soyut gerekçelerle mahkûmiyet hükmü kurulduğu, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve erteleme hükümlerinin uygulanmamasının usul ve Yasa’ya aykırı olduğu, izah edilen ve resen dikkate alınacak nedenlerle kararın bozulması gerektiğine vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Olay günü, sanığın önceden çalıştığı bara gittiği ve geçmişteki husumet nedeniyle barın sahibi olan katılana hitaben “gavat” demek suretiyle hakaret ettiği iddiasıyla açılan davada, Yerel Mahkemece iddia, savunma, tanık M. M.’nin beyanı ve tüm dosya birlikte değerlendirilip sanığın atılı suçu işlediği sabit kabul edilerek mahkûmiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Sanığa yükletilen hakaret suçu, 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesinin 02.12.2016 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişiklik öncesi haliyle de anılan Kanun’un 253 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince uzlaştırmaya tâbi olup soruşturma aşamasında taraflara usulünce uzlaşma teklifinde bulunulması ve aynı dosya kapsamında temyiz dışı sanıklar T. K. ve Z. İ. hakkında basit yargılama usulüne tabi olmayan 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca kasten yaralama suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması nedeniyle basit yargılama usulünün uygulanamayacağının anlaşılması karşısında; Tebliğname’deki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
2. Katılanın istikrarlı beyanda bulunması, tanık M. M. ile diğer temyiz dışı sanık Z. İ.’nin aşamalarda katılanı destekler nitelikte beyanda bulunmaları, olayın meydana geliş şekli ve tüm dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde; sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olduğuna ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile erteleme hükümlerinin uygulanmama gerekçesine dair Mahkemenin inanç ve takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla sanığın temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
3. Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın Kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından sair yönlerden yapılan incelemede de hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemece verilen hükümde öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle HÜKMÜN, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
13.09.2023 tarihinde karar verildi.