Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/13772 E. 2023/22889 K. 19.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13772
KARAR NO : 2023/22889
KARAR TARİHİ : 19.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2012/877 E., 2016/164 K.
SUÇ : Fuhuş
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemece sanık hakkında fuhuş suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 227 nci maddesi ile 52 nci, 53 üncü ve 63 üncü maddeleri uyarınca 2 yıl hapis ve 100,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, tutuklukta geçirdiği sürelerin cezasından mahsubuna hükmedilmiştir.
Tebliğnamede hükmün bozulması yönünde görüş bildirilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteminin özetle; Mahkemece yeterli inceleme yapılmaksızın, sanık lehine olan deliller yeterince değerlendirilmeksizin karar verildiğine, suçun oluşması için şüpheden uzak ve inandırıcı delillerin bulunmadığına, suçun unsurlarının oluşmadığına, sanık lehine 5237 sayılı Kanun’un 62 nci ve 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddelerinin uygulanmasının gerektiğine, Mahkemece bu maddelerin sanık lehine görmezden gelindiğine, bu ve resen dikkate alınacak nedenlerle kararın bozulması talebine yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, tanık D.K.’nin fuhuş yapması amacıyla yer temin etmek suretiyle üzerine atılı suçu işlediği Yerel Mahkemece kabul edilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri Yönünden
Sanığın aşamalardaki savunmalarının hayatın olağan akışına uygun olmaması, tanık D.K’.nın kovuşturma aşamasında, fuhuş yaptığından sanığın haberdar olduğunu, fuhuş karşılığı aldığı paranın bir kısmını sanığa vereceğini beyan etmesi karşısında, her ne kadar Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un 160 ıncı vd. maddelerine göre yaptığı yazılı veya sözlü bir görevlendirme bulunmaksızın, ihbar üzerine tutanak düzenleyici polis memurunun müşteri gibi hareket edip tanık D.K. ile anlaşma sağlanması üzerine fuhuş yapılan eve giderek, seri numaraları önceden tespit edilen paraları mağdura verdiği sırada kolluk görevlisinin kimliğini açıkladığı, ardından sanık hakkında işlem yapılmak üzere Cumhuriyet Savcılığı’na haber verilerek diğer işlemlerin gerçekleştirildiği anlaşılmış ise de bu husus, Mahkemece tanık D.K.’nın aşamalardaki beyanları ile de sabit görüldüğü anlaşıldığından bozma sebebi yapılmamış ve bu haliyle sanığın üzerine atılı fuhuş suçunu işlediğine ve 5237 sayılı Kanun’un 62 nci ve 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddelerinin uygulanmamasına dair Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığı belirlenerek yapılan incelemede sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görülmemiştir.
B. Sair Yönlerden
Sanığa yükletilen fuhuş eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı anlaşıldığından,
Sair yönlerden yapılan incelemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemece verilen hükümde sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, temyiz sebeplerinin reddiyle HÜKMÜN, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
19.10.2023 tarihinde karar verildi.