Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/13665 E. 2023/20862 K. 12.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13665
KARAR NO : 2023/20862
KARAR TARİHİ : 12.09.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/486 E., 2016/130 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemece sanık hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 3 ay 3 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükmolunan hapis cezasının 51 inci maddesi uyarınca ertelenmesine ve 1 yıl denetim süresi belirlenmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyizi sübuta, haksız tahrike vesaireye yöneliktir.
III. OLAY VE OLGULAR
Taraflar arasında gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi sebebiyle anlaşmazlık bulunduğu, sanığın, katılana “…bu kalleşliğe bir son ver, yalancı, yüzsüz…” şeklindeki sözlerle çeşitli tarihlerde hakarette bulunduğu iddia ve kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Sanığın Temyiz İsteği Yönünden
Sanığın ikrar içeren savunması, katılan beyanı, mesaj tutanağı ile tüm dosya kapsamına göre; üzerine atılı suçun sübuta erdiğinin kabulü, suç vasfı tayinini ile mahkumiyeti ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığı yönündeki Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
B. Sair Yönlerden
1. Hakaret eyleminin karar tarihinde uzlaşmaya tabi olmayan tehdit suçu ile birlikte işlendiğinden 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesi gereğince uzlaşma engelinin bulunması ve tehdit suçu açısından beraat kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, hakaret suçu yönünden uzlaşma önerisinde bulunulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
2. Uzlaşmanın sağlanamaması halinde; 17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suç yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 ve 5271 sayılı Kanun’un 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunduğu belirlendiğinden karar bu yönlerden hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
12.09.2023 tarihinde karar verildi.