Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/13656 E. 2023/22332 K. 10.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13656
KARAR NO : 2023/22332
KARAR TARİHİ : 10.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/539 E., 2016/169 K.
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemece sanık hakkında,
1. Görevi yaptırmamak için direnme suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 265 inci maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,
2. Hakaret suçundan 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ile dördüncü fıkrası, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 1 yıl 14 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyizi sübuta, lehe olan Kanun hükümlerinin uygulanmadığına, Mahkemece cezaların alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesinin hatalı olduğuna vesaireye yöneliktir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın oğlu olan tanık Ş.T.’nin maddi hasarlı trafik kazası yapması üzerine polis memuru olan şikâyetçilerin olay yerine geldikleri, sanığın kazayı kendisinin yaptığını söyleyerek şikâyetçilerin tanık hakkında yapacakları işleme engel olmaya çalıştığı, şikâyetçilere hitaben “Silahını, jopunu alıp g…ne sokarım, sizi yaşatmam, …ya gider, sizi mesleğinizden ihraç ettiririm, sizin gibi kapımda elli köpek çalıştırıyorum.” dediği ve şikâyetçi … K.’nın üzerine yürüyerek vurmaya çalıştığı olayda; zincirleme şekilde görevi yaptırmamak için direnme ve kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret şuçlarını işlediği iddia ve kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesinde belirlenen ölçütlere göre temel cezaların tayini konusunda Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık görülmediğinden Tebliğname’deki bozma düşüncesine iştirak olunmamıştır.
1. Sanık savunması, şikâyetçi ve tanık anlatımları, olay tutanağı, görevlendirme yazıları ile tüm dosya kapsamına göre; sanığın üzerine atılı suçların sübuta erdiğinin kabulü, suç vasıfları tayini ile mahkûmiyeti, lehe olan Kanun hükümleri ile 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinde tanımlanan takdiri indirim sebebinin uygulanmasına yer olmadığı yönündeki Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
2. Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı anlaşıldığından,
Sair yönlerden yapılan incelemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle HÜKÜMLERİN, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
10.10.2023 tarihinde karar verildi.