Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/13432 E. 2023/21924 K. 03.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13432
KARAR NO : 2023/21924
KARAR TARİHİ : 03.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/357 E., 2016/57 K.
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında verilen hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
1. Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Mahkemenin kararı ile sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 265 inci maddesinin birinci ve dördüncü fıkrası, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ile 53 üncü maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. Tebliğname’de sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi gerektiğinden hükmün bozulması yönünde görüş bildirilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteğinin, müvekkilinin atılı suçu işlemediğine, müvekkilinin suç kastıyla hareket etmediğine, olay yerine gelen tanıkların hiçbirisinin direnme eylemine yönelik beyanlarının bulunmamasının değerlendirmeye alınması gerektiğine, lehine olan hükümlerin uygulanmadığına, usûl ve yasaya aykırı olan hükmün bu sebeplerle ve resen tespit edilecek sebeplerle hükmün bozulması talebine yönelik olduğu belirlenmiştir.
Sanık, süre tutum dilekçesi ile temyiz isteminde bulunmuştur.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay günü 155 polis imdat telefon hattına aile içi şiddet olayının olduğu yönünde yapılan ihbar üzerine olay yerine giden şikâyetçilerin araştırma yaptıkları esnada sanığın arabayla geldiği ve elinde tüfekle binaya girmeye çalıştığı aşamada şikâyetçi polis memurlarınca dur ihtarı yapılmasına rağmen sanığın durmayarak elindeki tüfeği şikâyetçilere doğrultup ” Yaklaşmayın, vururum….” demek suretiyle atılı suçu işlediği iddiasıyla hakkında silahla tehdit suçundan açılan davada katılanların aşamalardaki uyumlu ve istikrarlı beyanları, tanıklar E.K., H.K ile M.C.’nin beyanları ve sanığın kısmi ikrarı ile sanığın görevi yaptırmamak için direnme suçunu işlediği Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
2. Sanığın atılı suçlamayı kısmen kabul ettiği anlaşılmıştır.
3. Şikâyetçiler aşamalarda uyumlu beyanlarda bulunmuştur.
4. 11.06.2015 tarihli olay tutanağı ile tanıklar E.K., H.K. ile M.C.’nin beyanları dosyada mevcuttur.
IV. GEREKÇE
A. Tebliğnamedeki Görüş Yönünden
18.06.2014 tarihinden sonra işlenen suçlarda, hüküm kurulurken ortada bir hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunması halinde deneme süresi içinde ikinci kez tekrar verilemeyeceğinden ve sanığın sabıkasında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihi 17.02.2011 olup deneme süresi 5 yıl 17.02.2016 da dolmadan 14.01.2016 tarihinde kurulan hükümde yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyeceğinden Tebliğnamedeki bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
B. Sanık Müdafiinin ve Sanığın Temyiz Sebepleri Yönünden
Şikâyetçilerin aşamalardaki uyumlu ve istikrarlı beyanları, 11.06.2015 tarihli olay tutanağı ve tanıklar E.K., H.K ile M.C.’nin beyanlarına göre sanığın atılı suçu işlediği haksız tahrik hükümlerinin uygulanabilmesi için aranan koşulların olayda gerçekleşmediği, bu nedenle uygulanmaması yönünde, cezasının süresi gereği 5237 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinin ve sanığın dosya kapsamına yansıyan samimi herhangi bir pişmanlığının olmaması ve suç işlemeye meyilli kişilik yapısı sebebiyle yeniden suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaat oluşmaması nedeniyle, hakkında 5237 sayılı Kanun’un 51 inci maddesi ile sabıkasında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının engel olması nedeniyle yeniden 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddenin uygulanmamasına dair Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
C. Sair Temyiz Sebepleri Yönünden
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı anlaşıldığından,
Sair yönlerden yapılan incelemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Mahkemece verilen hükümde sanık müdafii ve sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.10.2023 tarihinde karar verildi.