Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/13054 E. 2023/21975 K. 04.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13054
KARAR NO : 2023/21975
KARAR TARİHİ : 04.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/501 E., 2016/138 K.
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 8 inci maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
Ceza süreleri itibarıyla koşulları bulunmadığından sanığın duruşmalı inceleme isteminin 1412 sayılı Kanun’un 318 inci maddesi uyarınca reddine karar verildi.
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanığın hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin bir ve dördüncü fıkraları, 53, 58 ile 62 nci maddeleri uyarınca 2 ay 27 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, tehdit suçundan ise 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi, 53, 58 ile 62 nci maddesi uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunlukları ile tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, tanık M. Ç.’nin mahkemede verdiği ifadenin yanlış anlaşıldığına ve kararı temyiz ettiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Trafikte yol verme meselesi nedeniyle yaşanan tartışmada sanığın, “…oro..pu, senin ağzına sı..rım,, aç camı göstereceğim sana si…r git.” biçimindeki sözleriyle atılı hakaret ve tehdit suçlarını işlediği iddiasıyla açılan davada Mahkeme, sanık savunması, katılan beyanı, tanıkların anlatımı ile tüm dosya kapsamına göre sanığın her iki suçtan cezalandırılmasına karar vermiştir
IV. GEREKÇE
1.Trafikte yaşanan tartışmada sanığın, öncesinde aracında sonrasında ise aleni bir yer olan cadde üzerinde katılana karşı iddianamede yazılı olan sözlerle hakaret ve tehdit suçlarını işlediği, katılanın beyanı, sanığın aracında bulunup olaya tanık olan M. Ç.’nin, sanığın hakaret ve tehdit içerikli sözler sarf ettiği yönündeki mahkeme ifadesi ile tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, atılı suçların sanık tarafından işlendiği yönündeki Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık görülmemiş, sanığın temyiz nedenlerine de itibar edilmemiştir.
2.Sanığa yükletilen hakaret ve tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
İkinci kez mükerrir olduğu anlaşılan sanık hakkında cezasının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun’un 108 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca çektirilmesine karar verilmemiş ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı anlaşılmış,
Sair yönlerden yapılan incelemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararında sanık … tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
04.10.2023 tarihinde karar verildi.