Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/11618 E. 2023/19653 K. 08.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/11618
KARAR NO : 2023/19653
KARAR TARİHİ : 08.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/129 E. 2016/13 K.
SUÇ : Haberleşmenin engellenmesi
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 124 üncü maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen haberleşmenin engellenmesi suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin, sanığın savunmasında “…bende ortalığı daha fazla galeyana getirmemesi ve panik yaratmaması için telefonu elinden aldım.” dediğini, suçunu ikrar ettiğini, savunmasında müştekinin telefonunu elinden almasına neden olarak gösterdiği gerekçenin bir hukuka uygunluk nedeni olarak kabul edilemeyeceğini, bu nedenle sanığın üzerine atılı suçun tüm unsurlarının oluştuğuna, vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Müştekinin şüphelinin işyerinde işçi olarak çalıştığı ve bindiği aracın yük boşalttığı sırada ön kısmının havaya kalkması nedeniyle müştekinin aracın kapısını açıp atlaması sonucu yaralandığı ve yaralandığı yerde bulunduğu sırada telefonla arayarak olayı haber vermeye çalıştığı, şüphelinin müştekinin yanına geldiğinde müştekinin telefonla başkalarını arayıp olayı haber vermesini engellemek amacıyla kullandığı cep telefonunu müştekinin elinden aldığı, bu nedenle müştekinin yaralandığını telefonla arayarak başkalarına haber veremediği, bu suretle yükletilen suçu işlediği iddiasıyla açılan davada sanığın suç kastının olmadığı, Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
Katılanın, sanığın yanında işçi olarak çalıştığı ve olay günü işyerinde bulunduğu sırada Y.Ö.’nün kullandığı araca bindiği ve aracın yük boşalttığı sırada ön kısmının havaya kalkması nedeniyle katılanın aracın kapısını açıp atlamasıyla yaralandığı, katılanın yaralı halde uzun süre olay yerinde yerde yatar vaziyette kaldığı, bu sırada katılanın olayı telefonla arayarak haber vermeye çalıştığı, sanığın katılanın telefonla başkalarını arayıp olayı haber vermesini engellemek amacıyla kullandığı cep telefonunu elinden aldığı ve katılanın yaralandığını telefonla arayarak başkalarına haber veremediği, sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 98 nci maddesindeki yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmaksızın hüküm kurulması,
Nedeniyle karar hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle, Yerel Mahkeme’nin kararına yönelik O yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteği yerinde görüldüğünden, hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesi’ne gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE,
08.06.2023 tarihinde karar verildi.