Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/11547 E. 2023/19829 K. 14.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/11547
KARAR NO : 2023/19829
KARAR TARİHİ : 14.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/201 E., 2015/830 K.
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun(5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanıklar hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 265 inci maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları ile 43 üncü ve 51 inci maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, cezaların ertelenmesine, denetim süresinin 2 yıl olarak belirlenmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanıklar müdafiinin temyiz isteği; sübuta, suçun unsurlarının oluşmadığına, 5237 sayılı Kanun’nun 62 nci maddesinin uygulanmama gerekçesinin aynı Kanun’un 51 inci maddesinin uygulanma gerekçesiyle çeliştiğine, zincirleme suç hükümleri unsurlarının somut olayda oluşmadığına, vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Suç tarihinde 1 Mayıs İşçi Bayramı kutlamalarında gerekli güvenlik önlemlerini almaları için polis memuru olan şikâyetçi ve katılanların görevlendirildikleri, çeşitli kollardan gelecek olan grupların toplanacakları gösteri alanının girişinde bariyer koyarak arama noktalarının oluşturulduğu, sanıkların bulunduğu grubun arama noktasına yaklaştıklarında slogan atmak sureti ile arama noktasına doğru koşmaya başladıkları, sanıkların ve arkasındaki kalabalık grubun arama yaptırmaksızın geçiş yapmak istedikleri, şikâyetçi ve katılanların bu durumu engellemek istemeleri üzerine sanıkların şikâyetçilere ve katılanlara saldırarak bariyerleri yıkıp üzerlerine devirdikleri, ayrıca çıkan arbede sırasında cebir eylemine başvurdukları, olay nedeni ile bütün şikâyetçilerin ve katılanların basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandıkları iddiası ile sanıklar hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kamu davası açılmıştır. Yerel Mahkemece sanıkların eylemlerinin sübuta erdiği kabul edilerek mahkûmiyet hükümleri kurulmuştur.
1. Sanıkların suçlamayı inkar ettikleri belirlenmiştir.
2. Şikâyetçiler ve katılanlar aşamalarda benzer ve istikralı anlatımlarda bulunmuşlardır.
3.Tanık anlatımları, adli muayene raporları, CD inceleme, fotoğraf tespit, olay yakalama ve kolluk tutanakları ile adli sicil kayıtları dosyada mevcuttur.
IV. GEREKÇE
A. Sanıklar Müdafiinin Temyiz Sebepleri Yönünden
1. Sübuta, Suçun Unsurlarına ve Zincirleme Suç Hükümlerine İlişkin
Şikâyetçilerin ve katılanların aşamalarda benzer ve istikralı anlatımları, tanık anlatımları, adli muayene raporları, CD inceleme, fotoğraf tespit ve olay-yakalama tutanağı ile tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; unsurları oluşan suçun sübuta erdiğine, zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşullarının somut olayda oluştuğunda dair Yerel Mahkemenin kabul ve gerekçesinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
2. Lehe Kanun Hükümlerine İlişkin
Sanıklar hakkında hükmedilen hapis cezaları “geçmişteki hali ve yargılama safhasındaki gösterdiği pişmanlıkları” şeklindeki gerekçeyle 5237 sayılı Kanun’un 51 inci maddesi uyarınca ertelenirken, “fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları nazara alındığında ” şeklindeki gerekçeyle aynı Kanun’un 62 nci maddesi uygulanmayarak, hüküm içerisinde çelişkiye neden olunması hukuka aykırı görülmüştür.
B. Sair Temyiz Sebepleri Yönünden
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; bozma sebepleri dışındaki temyiz istemleri ile vesair nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1. Aynı yargı çevresinde L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan ve duruşmadan bağışık tutulma isteğinde bulunmayan sanık …’ın hükmün açıklandığı 11.12.2015 tarihli son oturumda hazır bulundurulmayıp yokluğunda yargılama yapılarak mahkûmiyetine karar verilmesi ile duruşmanın yüz yüzeliği ve sözlülüğü ilkeleriyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6 ncı maddesinde de güvence altına alınan adil yargılanma hakkının ihlali sonucuna sebebiyet verilerek Anayasa ve uluslararası sözleşmelerde güvence altına alınan savunma hakkının kısıtlanması,
2. 6545 sayılı Kanun’un 72 nci maddesiyle, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin sekizinci fıkrasında yapılan değişikliğin suç tarihi itibariyle yürürlükte olmaması nedeniyle, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin uygulanmasına engel mahkumiyeti bulunmayan sanıkların, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceklari konusunda bir değerlendirme yapılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, “şartları oluşmadığından” şeklindeki soyut gerekçeyle sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Nedenleriyle, hükümler hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (A-2 ve B) bentlerinde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanıklar müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
14.06.2023 tarihinde karar verildi.