Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/11140 E. 2023/20664 K. 06.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/11140
KARAR NO : 2023/20664
KARAR TARİHİ : 06.07.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2013/1 E., 2016/37 K.
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemece; sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 265 inci maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesi uyarınca 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 53 üncü maddesi gereğince hak yoksunluklarının uygulanmasına ve 58 inci maddesi gereğince hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteminin özetle; atılı suçu işlemediği, sayıca fazla olan polis memurlarına direnmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı, mağdur polis memurlarının beyanları ve tuttukları tutanaklara hukuka aykırı olarak mahkûmiyetine karar verildiği, iddianamede belirtildiği gibi çatıda olmadığı, elinde döner bıçağı bulunmadığı, CD incelendiğinde bu hususun açıkça görüleceği bu nedenlerle hükümlerin bozulmasına yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın; kamulaştırma kordonunda yer alan tecavüzlerin önlenmesi ve burada bulunan kişilerin tahliyesi sırasında çıkabilecek olayların engellenmesi amacıyla görevlendirilen mağdur polis memurlarına karşı; inceleme dışı diğer sanıklar ile yıkıma müsaade etmeyeceklerini söylediği, ikametlerin kapısını kilitleyerek çatı kısmına çıkıp olay yerinde bulunan polis memurlarına tahta ve demir parçaları atarak mukavemet gösterdiği bu eylemler nedeni ile mağdurların yaralandıklarından bahisle sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan cezalandırılması talebi ile açılan kamu davasında Yerel Mahkemece; mağdurların beyanları, sanığın savunmaları, tanıkların anlatımı, CD çözümleme tutanağındaki sanığın yıkım başladığında çatıda olduğu ve polisler üzerine taş attığı, elindeki döner bıçağını kaldırarak bağırdığına yönelik tespit ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirilerek atılı suçtan mahkûmiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. 10.10.2012 tarihli olay tutanağı, 11.10.2012 tarihli cd çözümleme tutanağı, 17.03.2015 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile sanığın atılı suçu işlediğine dair Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığı, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 50 nci maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara çevirme, aynı Kanun’un 51 inci maddesi uyarınca erteleme ve 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına dair Mahkemenin kanaatinin ve gerekçesinin yerinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede sanığın temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
2. Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanığın, birden fazla kişi ile birlikte polislere taş atarak ve elindeki döner bıçağını kaldırmak suretiyle eylemini gerçekleştirmesine karşın, hakkında 5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddenin üçüncü ve dördüncü fıkraları uygulanmamış ise de aleyhe temyiz bulunmadığından bozma yapılamayacağı anlaşıldığından,
Sair yönlerden yapılan incelemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle HÜKMÜN Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
06.07.2023 tarihinde karar verildi.