Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/10698 E. 2023/19123 K. 30.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10698
KARAR NO : 2023/19123
KARAR TARİHİ : 30.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2012/587 E., 2015/595 K.
SUÇ : Fuhuş
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen Mahkeme kararı ile sanık hakkında fuhuş suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 227 inci maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, anılan Kanun’un 53 üncü ve 51 inci maddeleri uyarınca, 1 yıl 8 ay hapis ve 80 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezasının ertelenmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteğinin; atılı suçu işlemediğine, mağdur … D.’nin ifadeden sonra suçlu olması nedeniyle kovuşturma aşamasında bulunamadığına, sadece mağdurun kollukta vermiş olduğu beyana göre mahkûmiyetine karar verilmiş olduğuna ve resen görülecek nedenlerle hükümlerin bozulması talebine yönelik olduğu anlaşılmıştır.
III. OLAY VE OLGULAR
1. … Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği’ne telefonla, … Sokak, … Apartmanı, A Blok No:… K:… D:… adresinde ve … numaralı telefon kullanılmak suretiyle fuhuş yapıldığının ihbar edilmesi üzerine ekiplerce bildirilen telefon numarasının arandığı, telefona çıkan bayan ile yapılan anlaşma sonrasında, bahse konu yere gidildiği ve mağdur … D. isimli bayanla 100 TL karşılığında anlaşma yapıldığı daha sonra polis kimliklerinin gösterildiği ve evde yapılan araştırmada sanığın evde bulunduğu anlaşılmış ve mağdurun beyanında evi sanığın kiraladığı ve kendisinin 65,00 TL karşılığı fuhuş yaptığı, aldığı paranın 45,00 TL’sini sanığa verdiği şeklinde beyanda bulunması üzerine sanık hakkında fuhuş suçundan açılan davada, mağdurun hazırlık aşamasındaki beyanı ve olay tespit tutanağı ve tutanak tanığı H.İ.D.’nin beyanlarına göre sanığın atılı suçu işlediği Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
2. Sanığın aşamalarda atılı suçlamayı kabul etmediği anlaşılmıştır.
3. 16.02.2012 tarihli olay tutanağı, tutanak tanığı H.İ.D.’nin ve mağdur … D.’nin soruşturma aşamasındaki beyanları dosyada mevcuttur.
IV. GEREKÇE
A. Sanığın Temyiz Sebepleri Yönünden
Dosya kapsamına, tutanak tanığı H.İ.D. ile mağdur … D.’nin beyanlarına ve 16.02.2012 tarihli olay tutanağına göre sanığın atılı suçu işlediğine dair, Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
B. Sair Temyiz Sebepleri Yönünden
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre yapılan incelemede gerekçeli karar başlığında mağdur isminin yazılmaması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiş başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1. Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdurun birden fazla kez fuhuş yapmasına aracılık yapılması şeklindeki eylemlerde ayrıca 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2. Engel mahkûmiyeti bulunmayan sanığın, tekrar suç işlemeyeceği kanaatiyle hakaret suçundan verilen cezasının ertelenmesine rağmen, 6545 sayılı Yasa ile 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin sekizinci fıkrasında yapılan değişikliğin suç tarihinde yürürlükte olmaması nedeniyle aleyhine olan bu düzenlemenin uygulanma imkânının bulunmaması karşısında, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurulup, yeniden suç işleyip işlemeyeceği yönünde bir değerlendirme yapılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunda bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden “hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olması nedeniyle yeniden 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrasının uygulanmasına yer olmadığına” şeklindeki kanuni olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Nedenleriyle hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenlerle Mahkemenin kararına yönelik sanığn temyiz istemleri yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca cezayı aleyhe değiştirme yasağının gözetilmesine,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
30.05.2023 tarihinde karar verildi.