Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2020/32716 E. 2023/837 K. 07.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/32716
KARAR NO : 2023/837
KARAR TARİHİ : 07.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle ve gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “04.03.2014” yerine “2014” olarak gösterilmesinin mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde olduğu kabul edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu … Asliye Ceza Mahkemesinin kararı ile sanıklar hakkında hakaret ve tehdit suçlarından, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca kamu davalarının düşürülmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz isteği, sanıkların eylemlerinin şikayete tabi olmayan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden düşme kararı verildiğine, her iki suç yönünden şikayetin yasal süresinde yapıldığına, vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanıkların 04.03.2014 ve 26.06.2014 tarihlerinde katılanla aralarındaki bir başka husumet nedeniyle … Asliye Ceza Mahkemesinde yapılacak olan duruşmayı bekledikleri esnada katılanı görmeleri üzerine ” Şerefsiz, karaktersiz, bizi savcıya şikayet etmek neymiş sana göstereceğiz .” diyerek ayrı ayrı tehdit ve hakaret ettikleri iddiasıyla kamu davaları açılmıştır.
IV. GEREKÇE
A.Katılan Vekilinin Temyiz Sebepleri Yönünden
1.Tehdit Suçunun Hukuki Nitelendirmesine Yönelik Temyizinde;
Sanıkların, katılanı duruşma salonunun önünde görmeleri üzerine ani gelişen tartışma esnasında tehdit ettiklerinin iddia edilmesi karşısında Yerel Mahkemenin sanıkların eylemlerinin 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğuna dair inanç ve takdirinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
2.Hakaret ve Tehdit Suçları Yönünden Şikayetin Yasal Süresinde Yapıldığına Yönelik Temyizde
Katılan vekilinin 02.12.2015 tarihli duruşmada sanıkların eylemlerini 04.03.2014 tarihinde gerçekleştirdiklerini beyan etmesi karşısında, katılanın suç tarihi itibarıyla 6 aylık yasal şikayet süresi geçtikten sonra şikayetçi olduğundan bahisle düşme kararı verilmesine dair Yerel mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
B. Sair Yönlerden
5237 sayılı Kanun’un 73 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca kamu davasının “DÜŞMESİNE” yerine “DÜŞÜRÜLMESİNE” karar verilmesi yerinde görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde (B) ile gösterilen bentte açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasından “DÜŞÜRÜLMESİNE” ibaresinin çıkarılması yerine “DÜŞMESİNE” ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükümlerin, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
07.02.2023 tarihinde karar verildi.