YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/31102
KARAR NO : 2023/724
KARAR TARİHİ : 26.01.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, sanığın temyizinin, kendisi hakkında hakaret suçundan verilen mahkumiyet hükmüyle sınırlı olduğu, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararıyla, sanık hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi, 43 ncü maddesinin ikinci fıkrası ile 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanığa verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın sunmuş olduğu dilekçesinde, kendisi hakkında verilen 1 yıl 10 ay 15 günlük hapis cezasını temyiz etmek istediğini belirttiği ancak temyiz gerekçelerini belirtmediği görülmüştür.
III. OLAY VE OLGULAR
Olay tarihinde … Adalet Sarayına, görevli mağdur Jandarma personeli tarafından getirilen sanığın, adliye nezarethanesinde iken, nezarethanede bulunan başka bir hükümlü ile birlikte tuvalete geçmesi üzerine kendisini uyaran mağdur jandarma personeline “Hepinizi sinkaf ederim.” şeklinde sözle hakaret ettiği olayda, sanığın atılı hakaret suçunu işlediğini ikrar ettiği, olayın tek tanığı olan …’nın anlatımlarının da mağdur jandarma görevlilerini doğruladığı anlaşılmakla, Yerel Mahkemece sanığın ikrara dayanan savunması ve tanık beyanı esas alınarak atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1. Sanığın iki mağdura karşı işlediği kabul olunan hakaret suçunda, 5237 sayılı Kanun’un 43 ncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 1/2 oranında arttırım yapılmak suretiyle ”orantılılık” ilkesine uyulmadan teşdit hükümlerinin uygulanması,
2. 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik, 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde “Basit Yargılama Usulü” düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suç yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 nci ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu belirlendiğinden,
Hüküm bu yönlerden hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik, sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
26.01.2023 tarihinde karar verildi.