Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2020/31082 E. 2023/983 K. 09.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/31082
KARAR NO : 2023/983
KARAR TARİHİ : 09.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle,
Sanık …’in temyizinin yalnızca kendisi hakkında tehdit suçundan verilen mahkumiyet hükmüyle sınırlı olduğu, katılan … vekilinin temyizinin ise yalnızca sanık hakkında hakaret suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığı kararıyla sınırlı olduğu belirlenerek, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemesinin kararıyla;
1. Sanık hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 129 uncu maddesinin üçüncü fıkrası ile 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin dördüncü fıkrasının (c) bendi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilmiştir.

2. Sanık hakkında tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının ilk cümlesi, 62 nci maddenin birinci fıkrası 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca 3.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
3. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.11.2020 tarih ve 2016/8802 sayılı Tebliğnamesi ile sanık hakkında hakaret suçundan verilen hükmün onanması, tehdit suçundan verilen hükmün ise tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle bozulması yönünde görüş belirtilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanığın Temyiz Sebepleri
Sanığın temyizinin, tehdit suçundan verilen hükmün usul ve Yasa’ya aykırı olduğu, delillerin takdirinde hataya düşüldüğü, üzerine atıldı tehdit suçunu işlemediği olayda katılanın görevini yerine getirmediği bu nedenle kendisine tepki gösterdiği ancak katılana tehdit içerikli söz söylemediği, katılan ile aynı yerde çalışan tanıkların beyanlarının kabul edilemez olduğu, tanık … dışındaki diğer tanıkların beyanlarına itibar edilmesi gerektiği, tehdit suçunun oluşmadığı, bu nedenle ve re’sen tespit edilecek sebeplerle hükmün bozulması talebine yönelik olduğu belirlenmiştir.
B. Katılan Vekilini Temyiz Sebepleri
Sanık hakkında hakaret suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığı kararının usul ve Yasa’ya aykırı olduğu, tanıklar …, …, …, … ve …’nin beyanlarında katılanın sanığa yönelik hiçbir hakaret içeren söz söylemediğini beyan etmelerine rağmen hakaretin karşılıklı olduğu gerekçesiyle hatalı şekilde karar verildiği, bu nedenle ve re’sen tespit edilecek sebeplerle hükmün bozulması talebine yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Katılanın … Devlet Hastanesinde acil servis dokturu olarak görev yaptığı sırada, olay yerine gelen sanığın, muayene ve tedavi işlemleri sırasında tartıştıkları, sanık …’nın katılana hitaben “geldiğimi bile duymadın, yatıp uyuyorsun, şerefsiz namussuzsunuz, dövülmeyi hak ediyosunuz, kapının önüne çık seni döveceğiz” dediği, katılan …’ın da sanık …’ya karşılık olarak “gerizakalı çek git nereye şikayet ediyorsan et” dediği, Yerel Mahkemece dinlenen tanık beyanlarıyla olayın bu şekilde gerçekleştiğinin kabulüyle, sanık hakkında hakaret suçundan eylemin karşılıklı olarak işlenmesi nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığı, tehdit suçundan ise sanığın atılı suçu işlediği kabul edilerek mahkumiyeti yönünde hükümler kurulmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Tebliğnamedeki Bozma Görüşü Yönünden
Sanık hakkında aynı olay nedeniyle kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçundan ceza verilmesine yer olmadığı kararı verildiği anlaşılmakla, aynı mağdura karşı uzlaşma kapsamına girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması nedeniyle 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca sanığa yükletilen tehdit suçu yönünden uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı anlaşılmakla, tehdit suçu yönünden Tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.

B. Sanık ve Katılan Vekili Tarafından İleri Sürülen Temyiz Sebepleri Yönünden
Tüm dosya kapsamı, olay öncesinde aralarında herhangi bir husumetleri bulunmayan ve bu nedenle birbirlerine karşı iftira atmalarını gerektiren bir neden bulunmayan katılanın ve sanığın aşamalarda değişmeyen istikrarlı anlatımları ile mahkemece dinlenen tanıklar …, …, … ve …’nin anlatımlarının uyumlu olduklarının anlaşılması karşısında, sanığın üzerine atılı hakaret ve tehdit suçlarını işlediği ile hakaret eyleminin karşılıklı işlendiğinin kabulüyle sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına, tehdit suçu yönünden ise sanığın mahkumiyeti yönünde Yerel Mahkemesinin inanç ve taktirinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla sanığın ve katılan vekilinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
C. Sair Hususlar Yönünden
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan vekilinin ve sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık hakkında Yerel Mahkemece verilen hükümlerde katılan vekili ve sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğnameye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
09.02.2023 tarihinde karar verildi.