Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2020/30483 E. 2021/3359 K. 08.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/30483
KARAR NO : 2021/3359
KARAR TARİHİ : 08.02.2021

KARAR

Nitelikli tehdit suçundan sanık …’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/2-c. maddesi gereğince 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Tire 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 25/05/2017 tarihli ve 2016/766 esas, 2017/278 sayılı kararının İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesi’nin 18/01/2018 tarihli ve 2017/3865 esas, 2018/149 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek kesinleşmesini müteakip, sanık müdafii tarafından yapılan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin Tire 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 16/05/2018 tarihli ve 2016/766 esas, 2017/278 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine dair Ödemiş Ağır Ceza Mahkemesi’nin 08/06/2018 tarihli ve 2018/652 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, 27/10/2020 gün ve 2020/90023 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 23/3. maddesinde yer alan “Yargılamanın yenilenmesi hâlinde önceki yargılamada görev yapan hâkim aynı işte görev alamaz” şeklindeki düzenleme ile aynı Kanun’un 318/1. maddesindeki “Yargılamanın yenilenmesi istemi, hükmü veren mahkemeye sunulur. Bu mahkeme, istemin kabule değer olup olmadığına karar verir.” biçimindeki düzenleme karşısında, ilk kararı veren hâkimin olayla ilgili kanaatinin oluştuğu, görüşünün ilk hükümle belirginleştiği, yeniden yargılama aşamasında ya da bu aşamaya götürecek talebin kabule değer olup olmadığına dair vereceği kararda önceki kanaat ve görüşünün etkisi altında kalabileceği, bu nedenle adil yargılama hakkının bir uzantısı olarak olaya tamamen yabancı, farklı bir hâkimin yargılamanın yenilenmesi talebini incelemesi gerektiği cihetle, somut olayda mahkûmiyet hükmünü veren Hakim Şamil Gönlü’nün yargılamanın yenilenmesi talebini değerlendiremeyeceği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 318. maddesinde;
(1) Yargılamanın yenilenmesi istemi, hükmü veren mahkemeye sunulur. Bu mahkeme, istemin kabule değer olup olmadığına karar verir.
(2) 303. madde gereğince Yargıtayın doğrudan hüküm kurduğu hâllerde de hükmü vermiş olan mahkemeye başvurulur.
(3) Yargılamanın yenilenmesi isteminin kabule değer olup olmadığına dair olan karar, duruşma yapılmaksızın verilir.” hükümlerine yer verilmiş,
Aynı Kanun’un “Yargılamaya katılamayacak hakim” başlıklı 23/3. maddesinde ise; “Yargılamanın yenilenmesi halinde, önceki yargılamada görev yapan hâkim, aynı işte görev alamaz.” hükmü düzenlenmiştir.
İnceleme konusu somut olayda; sanık hakkında birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçundan Tire 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından mahkumiyet hükmü kurulduğu, hükmün o yer Cumhuriyet savcısı tarafından istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesi’nin 18/01/2018 tarih, 2017/3865 esas ve 2018/149 sayılı karar ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, sanık müdafii tarafından Mahkemesine yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulduğu, bu talebin ilk mahkumiyet hükmünü kuran hakim tarafından 16/05/2018 tarihli ek kararla reddedildiği, bu ret kararına sanık müdafii tarafından itiraz edildiği, itirazı incelemekle görevli ve yetkili Ödemiş Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 08/06/2018 tarih ve 2018/652 değişik iş sayılı kararla itirazın reddine karar verildiği görülmüştür.
Yukarıda yer verilen düzenlemeler karşısında, ilk kararı veren hakimin olayla ilgili kanaatinin oluştuğu, görüşünün ilk hükümle belirginleştiği, yeniden yargılama aşamasında ya da bu aşamaya götürecek talebin kabule değer olup olmadığına dair verilecek kararda, önceki kanaat ve görüşünün etkisi altında kalabileceği, bu sebeple adil yargılanma hakkının bir uzantısı olarak olaya tamamen yabancı, farklı bir hakimin yargılamanın yenilenmesi talebini incelemesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Ödemiş Ağır Ceza Mahkemesi’nin 08/06/2018 tarihli ve 2018/652 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı’na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 08/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.