Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2020/30038 E. 2023/911 K. 08.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/30038
KARAR NO : 2023/911
KARAR TARİHİ : 08.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Mala zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 8 inci maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu … Asliye Ceza Mahkemesinin kararı ile sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 265 inci maddesinin bir ve dördüncü fıkraları ile aynı Kanun’un 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 53 ile 58 inci maddeleri uyarınca 1 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası, mala zarar verme suçundan ise 5237 sayılı Kanun’un 151 inci maddesinin birinci fıkrası ve aynı Kanunun 53 ile 58 inci maddeleri uyarınca 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
Tebliğnamede, mala zarar verme ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlerin onanması yönünde görüş bildirilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, kararı temyiz etmek istediğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Hakkında yakalama kararı olan sanığın kolluk görevlilerince yakalanmak istediğinde üzerindeki bıçağı çıkararak onları bıçaklamakla tehdit edip, bulunduğu kahvehanenin camını kırmak suretiyle mala zarar verdiği iddiasıyla açılan davada, Mahkemede oluşu iddianame gibi kabul ederek sanığın her iki suçtan cezalandırılmasına karar vermiştir.
IV. GEREKÇE
A. Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçu Yönünden
1. Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı anlaşılmakla,
2. Sanık hakkında kurulan hükümde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen aşağıda belirtilenlerin dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
a. Suçun birden fazla kişiye karşı aynı fiille işlendiğinin kabul edilmesi karşısında 5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddesinin bir ve dördüncü fıkraları ile tayin olunan cezada, aynı Kanun’un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası göndermesiyle birinci fıkra uyarınca artırım yapılması gerektiği gözetilmeden, cezanın doğrudan 43 üncü maddenin birinci fıkrası uyarınca artırılması,
b. 5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddesinin bir ve dördüncü fıkraları uyarınca tayin olunan cezada, aynı Kanun’un 43 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca artırım yapılırken netice cezanın 13 ay 15 gün yerine 1 yıl 1 ay 15 gün biçiminde fazla belirlenmesi, isabetli görülmemiştir.
B. Mala Zarar Verme Suçu Yönünden
02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen (b) bendi uyarınca, 5237 sayılı Kanun’un 141 inci maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve hükümden sonra 24.10.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26 ncı maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesinin üçüncü fıkrasına, “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “aynı mağdura karşı” ibaresinin eklenmiş olması karşısında, 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesinin ikinci fıkrası da gözetilerek, sanık hakkında atılı mala zarar verme suçuna ilişkin 6763 sayılı Kanunun 35 inci maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 254 üncü maddesi uyarınca aynı Kanun’un 253 üncü maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
V. KARAR
A. Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasından “1 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası” ibaresi çıkarılarak yerine “13 ay 15 gün hapis cezası” ibaresi ile 43 üncü maddenin uygulandığı kısma da “5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrasının göndermesiyle” ibaresi eklenmek suretiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B. Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
08.02.2023 tarihinde karar verildi.