Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2020/27744 E. 2023/537 K. 24.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/27744
KARAR NO : 2023/537
KARAR TARİHİ : 24.01.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit

Sanık hakkında mağdur …’ye yönelik tehdit suçundan verilen beraat hükmünün gerekçesine yönelik olmayan temyizinde hukuki yarar bulunmadığı anlaşılmıştır.
Sanık hakkında mağdur …’ye yönelik tehdit ve mağdurlara yönelik hakaret suçlarından kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu … Asliye Ceza Mahkemesinin kararı ile sanık hakkında mağdur …’ye yönelik tehdit suçundan, yüklenen eylemin sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
2. Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu … Asliye Ceza Mahkemesinin kararı ile sanık hakkında hakaret suçundan, yüklenen suçun kovuşturulmasının şikayete bağlı olması ve şikayetçilerin şikayetlerinden vazgeçmiş olmaları nedeniyle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 73 üncü maddesinin dördüncü fıkrası ve 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca kamu davalarının düşmesine karar verilmiştir.
3. Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu … Asliye Ceza Mahkemesinin kararı ile sanık hakkında mağdur …’ye yönelik tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci cümlesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi ve 58 inci maddenin altıncı fıkrası uyarınca, 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteğinin, dosyasında temyiz hakkını kullanmak istediğine ve re’sen görülecek nedenlerle hükmün bozulması talebine yönelik olduğu anlaşılmıştır.
III. OLAY VE OLGULAR
Olay tarihinde sanıkla mağdurlar arasında çıkan tartışmada, sanığın mağdurlara sinkaflı sözlerle hakaret ederek, ölümle tehdit ettiği iddiasıyla açılan davada sanığın mağdur …’ye yönelik tehdit eylemini işlemediği, sanık hakkında mağdurların şikayetlerinden vazgeçmeleri nedeniyle hakaret suçundan düşme kararı verilmesi gerektiği ve mağdur …’yi “Seni yaşatmam.” demek suretiyle tehdit ettiği Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Mağdur …’ye Yönelik Tehdit Suçundan Verilen Beraat Hükmü Yönünden
Sanığın tehdit suçundan verilen beraat hükmünün gerekçesine yönelik olmayan temyizinde hukuki yarar bulunmadığından sanığın bu hükme yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
B. Sanık Hakkında Hakaret Suçundan Verilen Düşme ile Tehdit Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükmü Yönünden
1. Sanığın Temyizleri Yönünden
Tüm dosya kapsamı, sanığın kısmi ikrarı ve mağdurların aşamalardaki değişmeyen istikrarlı anlatımları ile sanığın mağdur …’ye yönelik tehdit suçunu işlediğinin anlaşılması nedeniyle hakkında mahkumiyet kararı verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir. Sanığın sabıka kaydı incelendiğinde, tekerrüre esas sabıkası olması ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre bir daha suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat oluşmadığından, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası ve 5237 sayılı Kanun’un 50 nci ve 51 inci maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına dair, Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
2. Sair Yönlerden Yapılan İncelemede
Tehdit suçuna ilişkin olarak, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın bozma sebebi dışındaki temyiz istemleri ile vesair nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
a. Hakaret suçunun soruşturma ve kovuşturmasının şikayete tabi olduğu ve mağdurların 07.04.2016 tarihli duruşmada şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında, 5237 sayılı Kanun’un 73 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca sanıktan şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b. Tehdit suçuna ilişkin ise, 6763 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Kanun’un 2 ve 7 nci maddeleri de gözetilip uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirmesinde zorunluluk bulunması,
c. 17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suç yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 ve 5271 sayılı Kanun’un 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Nedenleriyle bozmayı gerektirmiştir.
V. KARAR
A. Sanık Hakkında Mağdur …’ye Yönelik Tehdit Suçundan Verilen Beraat Hükmü Yönünden
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle, … Asliye Ceza Mahkemesinin kararına yönelik sanığın temyiz isteminin, 1412 sayılı Kanunun 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle REDDİNE, B. Sanık Hakkında Hakaret Suçundan Verilen Düşme ve Mağdur …’ye Yönelik Tehdit Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükmü Yönünden
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanunun 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
24.01.2023 tarihinde karar verildi.