Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2020/19281 E. 2020/21720 K. 25.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/19281
KARAR NO : 2020/21720
KARAR TARİHİ : 25.12.2020

KARAR

Hakaret suçundan sanık …’nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1, 125/4, 29/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.300,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Seydişehir 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 12/12/2019 tarihli ve 2019/208 esas, 2019/435 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
İstem yazısında; “5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 129/1. maddesinde yer alan, “Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.” ve anılan Kanun’un 29. maddesinde yer alan “Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine on sekiz yıldan yirmi dört yıla ve müebbet hapis cezası yerine on iki yıldan on sekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hâllerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.” şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında, somut olayda, hakaret suçundan mahkûm edilen sanığın, eylemini haksız tahrik altında işlediğinin kabulüyle, 5237 sayılı Kanun’un 29/1. maddesi uyarınca cezasından 1/4 oranında indirim yapıldığı ve sanığın neticeten 1.300,00 Türk lirası adlî para cezasıyla cezalandırıldığı, ancak yapılan haksız tahrik uygulamasında, hakaret suçuna ilişkin özel hüküm olan ve daha lehe düzenlemeler içeren 5237 sayılı Kanun’un 129. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, aynı Kanun’un genel tahrik hükümlerine dair 29. maddesi uygulanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
Hakaret suçlarında özel tahrik hükümleri içeren TCK’nın 129. maddesinin 1. fıkrası: “Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.” hükmünü içermektedir.
TCK’nın 129.maddesinin 3. fıkrasında ise: “Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde, olayın mahiyetine göre, taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.” hükmü yer almaktadır.
Genel bir tahrik hükmü olan TCK’nın 29. maddesi ise: “Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onsekiz yıldan yirmidört yıla ve müebbet hapis cezası yerine oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hâllerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
İncelenen somut olayda, mahkemece hakaret suçundan mahkum edilen sanığın, eylemini, haksız tahrik altında işlediğinin kabulüyle, cezasından TCK’nın 29/1. maddesi uyarınca 1/4 oranında indirim yapıldığı ve neticeten 1.300 TL adli para cezasıyla cezalandırıldığı görülmektedir. Ancak yapılan haksız tahrik uygulamasında, hakaret suçuna ilişkin özel hüküm olan ve daha lehe düzenlemeler içeren TCK’nın 129. maddesi yerine, aynı Kanunun genel tahrike dair 29. maddesinin uygulanması, hukuka uygun görülmemiştir.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Hakaret suçundan sanık … hakkında, Seydişehir 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 12/12/2019 tarihli ve 2019/208 esas, 2019/435 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Aynı Kanun maddesinin 4-b fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı’na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 25/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.