Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2020/17187 E. 2022/17881 K. 26.09.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/17187
KARAR NO : 2022/17881
KARAR TARİHİ : 26.09.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma

KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1- CMK’nın 231. maddesi uyarınca beş yıllık denetim süresi içerisinde suç işleyen sanık hakkında, hükmün açıklanmasına sebebiyet veren ihbara konu ilamda, sanığın uzlaşmaya tabi olmayan TCK’nın 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçundan mahkum olmuş olması ve 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik, 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesine göre de, hırsızlık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında, sözü edilen suçtan mahkumiyeti içeren ilam yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, anılan hüküm yönünden uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip, sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi zorunluluğu,
2- CMK’nın 231/11. maddesinde yer alan, “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek, cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabilir” şeklindeki düzenleme karşısında, denetim süresi içinde tekrar suç işleyen sanık hakkında, mahkemece duruşma açılıp, duruşmaya çağrılan sanığa varsa diyecekleri sorularak aynı Kanunun 230. maddesi uyarınca hüküm fıkrasında bulunması gereken bütün hususlar da gözetilerek aynı hükmün yeniden kurulması ve açıklanması gerekirken, cezaevinde olduğu anlaşılan sanığın savunması alınmadan karar verilmesi,
3- Temyiz kanun yoluna tabi olup kesinleşmesi halinde infaza verilecek olan ilamın, açıklanacak yeni hüküm olduğu, bu nedenle yargılama sonucunda ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, önceki karara yollama yapılmak suretiyle Anayasanın 141, CMK’nın 34, 223 ve 230. maddelerine aykırı davranılması,
4- Hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde, CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca, hakkındaki hüküm ilk şekliyle açıklanır, Ancak CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanık hakkında koşullarının varlığı halinde ve yasal zorunluluk olan hallerde cezanın seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar verilerek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabilir. Somut olayda, sanığın deneme süresinde yeniden suç işlemesi karşısında, hükmün açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, sanığa verilen hapis cezası TCK’nın 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesi suretiyle anılan düzenlemeye aykırı davranılması,
Kanuna aykırı ve sanık …’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.