Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2019/8542 E. 2020/6325 K. 10.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/8542
KARAR NO : 2020/6325
KARAR TARİHİ : 10.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, yaralama, hakaret
HÜKÜMLER : Beraat, mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
A-Sanık … hakkında katılan … …’e yönelik yaralamaya teşebbüs ve katılanlar … ve ….’e yönelik hakaret suçlarından kurulan beraat hükümleri yönünden temyiz incelemesinde,
Sanığın eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK’nın 86/2, 86/3 maddelerinde düzenlenen yaralama suçu ile aynı Kanun’un 125. maddesinde düzenlenen hakaret suçları için öngörülen cezaların üst sınırına göre aynı Kanun’un 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık olağan dava zamanaşımının, son kesme nedenini oluşturan 27.03.2012 tarihindeki sorgudan itibaren inceleme tarihine kadar gerçekleştiğinin anlaşılması,
Bozmayı gerektirmiş, katılanlar … ve …’in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
B-Sanıklar hakkında silahla tehdit suçundan kurulan mahkumiyet, sanık … hakkında yaralama suçundan kurulan beraat hükmü, sanık … Abdulreşit hakkında katılanlar …. ve …’e yönelik yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Sanık… hakkında yaralama suçundan kurulan beraat hükmü yönünden, soruşturma evresinde bilgilerine başvurulan …,…,…,…,…, ve …’ın tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak dinlenmeleri gerektiği gözetilmeden, eksik incelemeyle hüküm kurulması,
2-Tehdit suçları yönünden, katılan …’in 28.06.2011 havale tarihli dilekçesinde sanıklar ile aralarında benzer olaylar nedeniyle davalar açıldığını belirtmesi karşısında,ilgili dava dosyaları getirtilerek, aşamasına göre bu dava ile birleştirilmesi, tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek TCK’nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, yetersiz gerekçeyle hükümler kurulması,
3-Sanıkların savunmalarında, katılanların anız yakarken tarladaki ürünlere zarar verdiklerini, katılanların araçlarına zarar veriklerini, değişik zamanlarda saldırdıklarını belirtmeleri karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
4-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/ 85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının yeniden gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … ve müdafii, sanık … ile katılanlar … ve …’in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.