Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2019/2734 E. 2021/23910 K. 11.10.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/2734
KARAR NO : 2021/23910
KARAR TARİHİ : 11.10.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi , kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez. Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun yasal tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur.
Somut olayda, sanığın müştekiye tehdit içerir mesajlar gönderdiğinin kabul edilmesi karşısında; katılan ile sanık arasındaki husumet de gözönüne alındığında yazışma içeriklerinin objektif olarak korkutucu nitelikte bulunması nedeniyle suçun oluşacağı gözetilmeden sanığın tehdit suçundan beraatine karar verilmesi,
2- Facebook hesabından yapılan suça konu paylaşımların herkes tarafından görülebilir olup olmadığı araştırılarak, TCK’nın 125/4. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerekliliği,
3- Kabule göre de;
a- Hakaret suçunun, suç tarihine göre uzlaştırma kapsamında bulunmayan TCK’nın 106/1. maddesinin ilk fıkrasında düzenlenen tehdit suçu ile birlikte işlendiği iddia edildiğinden, CMK’nın 253/3. maddesine göre uzlaşma kapsamında bulunmadığı, ancak yapılan yargılama neticesinde sanığın tehdit suçundan beraat etmesi karşısında, hakaret suçu yönünden, CMK’nın 254. maddesi uyarınca uzlaştırma hükümlerinin uygulanması ve sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
b- 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK’nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulamasıyla ilgili olarak CMK’ ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020 /81 esas, 2021/4 sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasanın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK’nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasanın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 7 ve CMK’nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, hakaret suçundan yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.