Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2019/2453 E. 2019/9136 K. 16.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/2453
KARAR NO : 2019/9136
KARAR TARİHİ : 16.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Yaralama, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Hükmün açıklanmasına neden olan kasıtlı suçun, TCK’nın 151/1. maddesi uyarınca hükmolunan mala zarar verme olması, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkrayla uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, üçüncü fıkrada yer alan “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin madde metninden çıkarılması nedeniyle hükmün açıklanmasına neden olan mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamına alınması karşısında, bu suç yönünden, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, anılan hüküm yönünden uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi zorunluluğu,
2-Hükmün açıklanmasına karar verilmesi halinde;
a-İddianame içeriğinde sanığın yaralama eylemini elinde sopayla işlediğinin belirtilmesi, sanığın savunmasında elinde sopa olduğunu kabul etmesi, müşteki ifadeleri ve tanık beyanlarında sanığın yaralama eylemini sopayla gerçekleştirdiğini söylemeleri karşısında; sanık savunması ile müşteki ve tanık anlatımlarına neden itibar edilmediğinin ve sanık hakkında TCK 86/3-e maddesi uyarınca artırım yapılıp yapılmayacağının karar yerinde açıklanıp tartışılmadan aynı Kanunun 86/2 maddesinden hüküm kurulması,
b-İddianame içeriğinde ve kararın gerekçe kısmında sanıkların katılanları fikir ve eylem birliği içerisinde birlikte tehdit ettiklerinin iddia ve kabul edilmesi, açıklanması geri bırakılan hükümde, inceleme dışı sanık Seydi Ahmet Arslankara’nın temyize konu tehdit eyleminden cezalandırılmasına karar verilmesi karşısında, sanık …’in eyleminin TCK’nın 106/2-c maddesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturup oluşturmadığının tartışılması gerektiği gözetilmeden, aynı Kanunun 106/1-1. cümlesi gereği hüküm kurulması,
c-Sanığın aynı olay içerisinde aynı kastla mağdurlara yönelik gerçekleştirdiği eylemi bir bütün halinde tehdit suçunu oluşturup, TCK’nın 43/2-1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmaksızın, her iki mağdur yönünden ayrı ayrı mahkumiyet hükümleri kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, yeniden hüküm kurulurken karşı temyiz olmadığından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 16/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.