Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2019/1059 E. 2019/5181 K. 26.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/1059
KARAR NO : 2019/5181
KARAR TARİHİ : 26.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanığın, tehdit eylemini gerçekleştirdiği eşi olan müştekiyi, bu eylemine ilişkin iddianame düzenlenmeden önce öldürdüğü, müştekinin katılan sıfatını alamadığı gibi gerekçeli kararın kendilerine yöntemince tebliğ edilmesi sağlanan müştekinin yasal mirasçılarının da kararı temyiz etmemeleri karşısında, uzlaştırma hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı belirlenerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Adli sicil kaydında tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında, TCK’nın 58. maddesi uygulanmamış, sanığın dosyaya yansıyan kişiliği, suçun işlenmesindeki özellikler ve sanığın ölümle tehdit ettiği müşteki eşini tehdit eyleminden 42 gün sonra öldürmesi karşısında, temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği gözetilmemiş ve belirlenen hapis cezası adli para cezası seçenek yaptırımına çevrilmiş ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından sanık …’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 26/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.