Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2018/5610 E. 2019/844 K. 23.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5610
KARAR NO : 2019/844
KARAR TARİHİ : 23.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanık hakkında yaralama suçundan kurulan kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık …’nin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteğine gelince,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
a-Sanığın yüzüne karşı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilirken itiraz süresinin ne zaman başlayacağı kanun yolunda belirtilmediği ve kararın sanığa da tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmediği ve denetim süresinin işlemeye başlamayacağı gözetilmeden, hükmün açıklanmasına karar verilmesi,
b-Kabule göre ise;
aa-02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
bb-Sanığın savunmasında, katılanın ev sahibi olduğunu ve kayınpederine kendisinin kira borcunu ödemediğini söyleyerek hakkında dedikodu yaptığını, suç tarihinde ise aralarında karşılıklı itişme olduğunu belirtmesi karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
-2-
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’nin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.