Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2017/838 E. 2020/21303 K. 23.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/838
KARAR NO : 2020/21303
KARAR TARİHİ : 23.12.2020

,
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, kasten yaralama, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat, ceza verilmesine yer olmadığı

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Sanık … hakkında katılanlar …ve …a yönelik, sanık … hakkında mağdur … ve katılan …’a yönelik ve sanık … hakkında katılan …’e yönelik kasten yaralama suçlarına ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca katılan sanık … müdafii, katılan sanık … müdafii, katılan … vekili ile sanık … müdafiinin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
B-Diğer hükümlere yönelik temyize gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanık …’in tehdit suçunu uzlaşma kapsamında olmayan silahla kasten yaralama suçu ile birlikte işlediği belirlenerek yapılan incelemede;
1-Sanık … hakkında katılan …’e yönelik kasten yaralama ve silahla tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri, sanık … hakkında katılan …’e yönelik ve sanık … hakkında katılan …’a yönelik hakaret suçlarından kurulan ceza verilmesine yer olmadığına yönelik hükümler ile sanık … hakkında katılan …’e, sanık … hakkında ise katılan …’a karşı kasten yaralama suçlarından kurulan beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde;

a)Sanık …’a yükletilen silahla tehdit ve kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
b)Sanıklar …ve İsmail hakkında kasten yaralama eylemlerinden kurulan beraat hükümleri ile sanıklar … ve İsmail hakkında hakaret suçlarından kurulan ceza verilmesine yer olmadığına dair kararların da usul ve Kanuna uygun olduğu,
Anlaşıldığından, katılan sanıklar … ve … müdafii, katılan … vekili ile katılan sanık … müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2-Sanık … hakkında katılan …’a yönelik tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmü ile sanık … hakkında katılan …’e yönelik silahla tehdit suçundan kurulan ceza verilmesine yer olmadığına yönelik hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
a)Sanık … hakkında tehdit suçu yönünden;
17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun’un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; “01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz” hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25/06/2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19/08/2020, Sayı: 31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, “kovuşturma evresine geçilmiş” ibaresinin aynı bentte yer alan, “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun’un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkûmiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanunun 31. maddesi gereğince 5271 sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddesiyle “kovuşturma evresine geçilmiş” dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK’nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa’nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 7 ve 5271 sayılı CMK’nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
b)Sanık … hakkında silahla tehdit suçu yönünden;
Hükmün gerekçesinde, sanığın eyleminin katılan …’e yönelik olduğu kabul edilmesine karşın; sanık hakkında diğer katılan …’e yönelik tehdit suçundan beraat karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık … müdafii, katılan sanık … müdafii ile katılan … vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

,