Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2017/663 E. 2020/16990 K. 18.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/663
KARAR NO : 2020/16990
KARAR TARİHİ : 18.11.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteğinin sanıklar hakkında tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile sınırlı olduğu belinlenerek dosya görüşüldü:
1-Sanıklar hakkında hakaret suçlarından verilen kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, karar tarihi itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanıklar … ve …’in tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
2-Sanıklar hakkında tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyize gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanıklara yükletilen tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
Sanıklar hakkında tehdit suçlarından hüküm kurulurken TCK’nın 106/2-a-c maddesi uyarınca belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezasından aynı Kanunun 43/2. maddesi uyarınca 1/4 oranında yapılan arttırım ve TCK’nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında yapılan indirim sırasındaki hesap hatası nedeniyle sonuç cezanın, 2 yıl 7 ay 7 gün hapis yerine, 2 yıl 8 ay 7 gün hapis cezası olarak fazla belirlenmesi ve TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısı ile sanıklar … ve …’in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktalarının tebliğnameye kısmen uygun olarak “sanıkların neticeten 2 yıl 7 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına” ve TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın karardan çıkarılmak suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Hükme iştirak eden üye …’un, 26.12.2020 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.