Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2017/2062 E. 2020/20095 K. 16.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2062
KARAR NO : 2020/20095
KARAR TARİHİ : 16.12.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Silahla tehdit, yaralama, 6136 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre mağdur … tarafından gerçekleştirilmiş bir haksız tahrik eylemi olmadığı anlaşılarak dosya görüşüldü:
A-Sanığın mağdur …’e karşı taksirle yaralama suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, karar tarihi itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık … müdafiinin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B-Diğer hükümlerin temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanığa yükletilen yaralama ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunlarda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ancak hapis cezalarında uygulanabileceği gözetilmeden, sanığın katılan …’ya yönelik yaralama eyleminden hükmolunan adli para cezası nedeniyle tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi ve hükmolunan hapis cezalarının Kanuni sonucu olarak uygulanan TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık … müdafiinin temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararların açıklanan noktalarının; tebliğnameye uygun olarak, sanık hakkında Hanna’ya yönelik yaralama eyleminden kurulan hükümden tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısım ile TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın karardan çıkartılması biçiminde sair yönleri usul ve Kanuna uygun olan HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Silahla tehdit suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
Kararın gerekçesinde sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulandığı belirtildiği halde, gerekçe gösterilmeden silahlı tehdit suçundan kurulan hükümde haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı ve sanık … müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamadeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.