Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2017/20241 E. 2019/12748 K. 08.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/20241
KARAR NO : 2019/12748
KARAR TARİHİ : 08.07.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Ancak;
1-Açıklanmasına karar verilecek yeni hükmün Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hüküm olacağı bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, Anayasanın 141/3 ve 5271 sayılı CMK’nın 34 ve 230, 232, 289/1-g (1412 sayılı CMUK’nun 308/7) maddelerine aykırı davranılarak gerekçesiz hüküm kurulması,
2-Suça sürüklenen çocuğa ait mahkumiyet kararı, açıklandığı 24.03.2015 tarihinden itibaren hukuki sonuç doğurmaya başlayacağı için, açıklanması yönünden CMK’nın 231/1-4 maddesinde öngörülen yönteme bağlıdır. Deneme süresi içerisinde suç işlenmiş olması nedeniyle yeniden duruşma açılmasının amacı, oluşan yeni durum karşısında duruşma açıldığından ve yargılamaya devam olunduğundan suça sürüklenen çocuğun haberdar edilmesini sağlamak ve bu şekilde savunma hakkının kısıtlanmasını önlemektir. Bununla birlikte, duruşmanın usulüne uygun olarak suça sürüklenen çocuğa bildirilmesine karşın duruşmaya katılmaması halinde, önceki savunması ile yetinilerek, hüküm kurulabilecektir. Bu itibarla, denetim süresi içerisinde suç işleyen suça sürüklenen çocuğun, duruşmadan haberdar edilmesinin sağlanması ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, duruşma açılmadan tensip kararıyla hükmün açıklanmasına karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,

3-Suça sürüklenen çocuğun, denetim süresi içerisinde yeni kasıtlı bir suç işlemesi sebebiyle hükmün açıklanmasına esas alınan Zile Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/584 Esas ve 2015/105 Karar sayılı ilamın 5237 sayılı TCK’nın 86/2-86/3-a,31/3,62/1,52/2-4. maddelerinde tanımlanan mahkumiyet kararı olduğu anlaşılmakla; yeni suçun, hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendi uyarınca ”Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçların da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması ve suça sürüklenen çocuk hakkında dosyaya ihbar edilen başkaca bir mahkumiyet hükmünün bulunmaması karşısında; uzlaşmanın sağlanıp sağlanmadığı, açıklamaya dayanak başka bir ilamın olup olmadığı araştırılarak, sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4-Suça sürüklenen çocuk hakkında hükmün açıklanmasına karar verilirken denetim yükümlülüğü getirilmediği halde, 5271 sayılı CMK’nın 231/11. maddesinin 1. cümlesi gereğince hükmün açıklanmasıyla yetinilmesi yerine silahla kasten yaralama suçundan hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/ son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.